Sinema sektörü ve sinema salonu işletmecileri ekonomik koşullarla mücadele ederken dijital platformlarla rekabet ediyor.
Ekonomideki dalgalanmanın etkisinden sinema sektörü de nasibini aldı. Filmlerin maliyetlerinin artması ile bilet fiyatlarına zam kaçınılmaz oldu. Aylık ödeme karşılığında sayısız film ve dizinin izlenebildiği dijital platformların beyaz perdeyle olan rekabeti de tekrar gündeme geldi.
Pandemi döneminde seyircilerin dijital platformlara yönelmesi ile beyaz perde zor günler geçirmiş, seyirci ile buluşmak için yasakların kısıtlamaların kalkmasını beklemişti. Pandeminin son etkilerini gösterdiği geçtiğimiz yıl ile kıyaslandığında, bu yıl gişelerde hasılat çok daha fazla oldu. Ancak bu kez de film maliyetlerinin, sinema salonlarının kirasının ve asgari ücretin de artması ile bilet fiyatlarına zam geldi. Seyirciler zamlardan yakınırken, sinema salonu sahipleri ve sektör çalışanları ise artan maliyetlerden şikayetçi.
Sinema salonlarında en düşük bilet fiyatının 60 Lira olması ile dört kişilik bir ailenin sinema keyfi 240 Lira tutuyor. Buna mısır ve içecek fiyatları da eklenince, çıkan maliyet vatandaşın cebine fazla geliyor. Öte yandan pandemi döneminde evde geçen günlük hayatın bir parçası haline gelen dijital platformlar, aylık ödeme karşılığında birçok film ve dizi izleme olanağı sunduğu için alışkanlık yarattı. Kimileri bu tablonun gelecekte beyaz perdeyi bitirmesinden edişe ederken; aksini düşünenler sinemanın, özellikle yüksek bütçeli işlerde, güncelliğini her zaman koruyacağını savunuyor.
9. Köy, sinema salonlarıyla dijital platformlar arasındaki rekabeti sinema salonlarına giderek vatandaşa sordu.
“Sinemada izleyemezsem nasılsa Netflix’e gelir diye bekliyorum”
Salgın önlemlerin azaltılması sonrası ertelenen filmlerin gösterime girmesi, setlerin yeniden işe başlaması ile sinema sektörü canlanmıştı. Ancak dijital platformların etkisi hala devam ettiğinden, sinema salonlarının beklenilen doluluğa ulaşamayacağı endişesi oluştu. Bunun üzerine son dönemde gelen zamlarla bilet fiyatları yükselişe geçince, ortalama bir vatandaş için sinemada film izlemek eskisi kadar kolay olmaktan çıktı.
İstanbul’un merkezinde yer alan bir alışveriş merkezindeki sinema salonuna gelen izleyici Elif Talaşçı, sinema sektörünü desteklemek gerektiğini savundu ve şöyle konuştu:
“Son günlerde sıkça adından bahsettiren bir yerli filmi izlemeye geldim bugün. 83 Lira ödeyerek bir tam bilet aldım. Mısır ve içecek ile birlikte toplam 140 Lira ödemiş oldum. Her ne kadar bunu karşılayabilecek bir bütçem olsa da, fiyatlar yine de fazla geliyor. Öte yandan beyaz perdeyi ve çalışanlarını da desteklemek için sinemaya gelmemiz gerektiğini düşünüyorum. En azından gelebilenler olarak.”Talaşçı, sinemaya gitmeyi sevmesine karşılık, artan bilet fiyatları yüzünden nadiren gidebildiğini, film izlemek için çoğu zaman dijital platformları tercih ettiğini dde şu sözlerle açıkladı:
“Birkaç kez sinemaya gelmektense, herhangi bir dijital platforma ödediğim aylık ücret karşılığı birçok film ve diziye erişebilmek çok daha hesaplı ve cazip geliyor. Hatta bazen izlemeye gidemediğim birçok film nasılsa Netflix’e gelir diye bekliyorum. Bunun dışında dijital platformlardaki içeriklerde daha az sansür olması, çeşitliliğin fazla olması nedeni ile seçenek sayısı artıyor. Bence izleyiciyi çeken faktörlerden biri de bu.”
“İddialı ve ses getirmiş yapımları izlemek için sinemaya gidiyorum”
Son olarak, Türkiye’de en çok izlenen filmler listesinde ilk iki sırada yer alan “Recep İvedik” serisinin son filmi izleyici ile sinemada değil, bir dijital platformda buluştu. Karakterin yaratıcısı Şahan Gökbakar, gişe rekorlarına imza atan filminin neden sinemalarda vizyona girmediğini sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşım ile açıkladı . Gökbakar, “Bence dijital platformlarda olması bu dönemde seyircimiz için daha iyi. Bir bilet minimum 50 Lira, dört kişi gitsen 200 Lira. Yoluydu, yemeğiydi, içeceğiydi derken 300-350 Lira. Sadece bir kere izleyeceksin. Aşağı yukarı bu paraya 1 yıl boyunca Disney+ abonesi olup istediğin kadar ve istediğin kişilerle Recep İvedik 7’yi izleyebilirsin. Hem de başka film ve diziler de cabası. Hangisi daha iyi olmuş?”
Bilet sırasında beklerken konuştuğumuz sinemaseverMurat Yılmazer ise, daha hesaplı olan dijital platformların tercih edilme sebebin sadece bu olmadığını şu sözlerle açıkladı ;
“Özellikle yerli yapımlar söz konusu ise, yapımcılar içerik açısından dijital platformlarda çok daha özgür davranabiliyorlar. Bu da bence film konularına ve işleyişine etki ediyor. Sinemada gişe rekorları kıran iddialı yapımlar hariç izlenecek film sayısı bir elin parmaklarını geçmez.
Pandemi öncesine göre kıyasladığımda, sinemaya artık çok nadir geliyorum ben. Açıkçası iddialı ve ses getirmiş yapımları izlemek için gidiyorum diyebilirim. Onun dışında film ve dizi izlemek için abonesi olduğum birçok dijital platform var. Bir yıllık aboneliğimi hesaplayınca, her şekilde sinemadan daha uyguna geliyor.”
HABER : Haber: Beril Çanakçı
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. KVKK uyarıları ve detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.