Yakup Güler
Samsun denince akla gelen ilk tatlardan biri olan pide, bölgede iki ilçeyi karşı karşıya getiriyor. Terme’nin açık pidesiyle Bafra’nın kapalı pidesi, yıllar içinde sadece bir yemek olmaktan çıkıp bölgenin kültürel mirası haline geldi. Her iki lezzet de coğrafi işaret tescili alarak Türkiye çapında adını duyurmayı başardı.
Terme pidesinin özelliği açık ve geniş hamur olarak pişirilmesidir. Açık olarak pişirilen pidenin üstüne sonrasında yumurta, kaşar, kıyma, pastırma konabilir. Yumuşak olan Terme pidesini her yaş grubu rahatlıkla tüketebilir. Bafra pidesi ise kapalı olarak hazırlanır. Terme pidesine göre daha sert ve kalındır.
Terme’nin eski pide ustalarından birisi olan Aydın Şimşek, Terme pidesinin 15. yüzyıldan beri yapıldığını ve tescilli bir pide olduğunu hatırlattı, şehir dışından insanların bu lezzeti tatmak için geldiklerini söyledi.
Terme pidesinin bölgeye bir turizm geliri kazandırdığını ancak yeteri kadar reklam yapamadıklarını belirten Aydın Şimşek, “Terme 75 bin nüfuslu küçük bir ilçe. Terme pidesi buradan çıkıp bölgede adını duyurdu.Yaz aylarında nüfus 300 bin civarına çıkıyor. O zaman pidecilerin önünde kuyruk oluşuyor. Ancak pazarlama konusunda eksiklerimiz var. Pidemizin reklamını daha iyi yapıp ulusal çapta ses getirebiliriz. Terme pidesinin tadı bunu başarabilir” dedi.
Bafra pidesinin de çok kıymetli olduğunu ve yörenin önemli kültürel değerlerinden biri olduğunu vurgulayan pide ustası Aydın Şimşek, bu tatlı rekabetin her iki ilçeye de hem maddi hem de manevi kazanç sağladığını söyledi. Her insanın damak zevkinin farklı olduğuna dikkat çeken Şimşek, bölgede her iki pidenin de büyük bir sevgiyle tüketildiğini dile getirdi ve şunları söyledi: “Bizim amacımız sadece pide yapmak değil, aynı zamanda insanlara pidemiz aracılığıyla bölgemizin köklü yemek kültürünü tanıtmak. Aynı coğrafyanın iki farklı ilçesiyiz, dolayısıyla tatlı bir rekabetin olması çok doğal. Önemli olan bu rekabeti dostane bir şekilde sürdürmek ve Samsun’un değerlerini daha geniş kitlelere ulaştırmak.”
Bafra’da uzun yıllar pide ustalığı yapmış olan Halim Usta, Bafra pidesinin tarihinin çok eskiye dayandığını belirtti. Ona göre bu lezzet, geçmişten bugüne aktarılan bir miras niteliği taşıyor. Yıllar boyunca ustadan çırağa geçerek korunmuş olan bu gelenek, Bafra halkı için de bir gurur kaynağı haline gelmiş.
Diğer pidelere nazaran Bafra pidesinin ayrı bir lezzeti olduğunu savunan Halim Usta, bu alanda kendilerine rakip olmadığını vurguladı. Ona göre Bafra pidesi sadece bir yemek değil, aynı zamanda bir kültür göstergesi.
2024 yılında Bafra pidesinin dünyanın en iyi ekmekleri sıralamasında birinci sırada yer aldığını hatırlatan Halim Usta, bunun kendileri için büyük bir onur olduğunu söyledi. Dünyanın farklı bölgelerinden gelen insanlar bu pideyi tattığında aynı yorumu yaptıklarını ifade etti.
Halim Usta, “Bizim pidemizin özelliği kapalı ve çıtır çıtır olmasıdır” dedi. Hamurun hazırlanma sürecinin de oldukça önemli olduğunu belirtti. Ona göre hamurun bir gün boyunca bekletilmesi, lezzetin sırrını oluşturuyor.
“Hamur bekledikçe kıvamını alır. Biz de ustalıkla açar, şekil verir ve odun ateşinde pişiririz. Böylece ortaya eşsiz bir tat çıkar” sözleriyle üretim sürecini anlattı. Pidenin kokusunun bile insanları cezbedecek güçte olduğunu dile getirdi.
“Yiyen bir daha yemek ister” diyen Halim Usta, Bafra pidesinin bu özelliğiyle herkesi kendine bağladığını söyledi. Ona göre Bafra pidesi sadece Karadeniz’in değil, dünyanın da gözdesi haline gelmiş durumda.
Samsun’da turizm sektöründe işveren olan Mehmet Bayındır, her iki pidenin de bölge turizmi için çok önemli olduğunu söyledi. Bayındır, reklam ve tanıtım konusunda biraz daha özverili çalışılması durumunda istenilen sonuçlara ulaşılacağını belirtti. Bu çalışmaların profesyonel şekilde yürütülmesinin Samsun’un tanıtımına büyük katkı sağlayacağını ifade etti. Her sene onlarca insanın sadece bu pideleri tatmak için şehir dışından geldiğini söyleyen Mehmet Bayındır, bunun bölge için çok önemli bir fırsat olduğunu vurguladı. Pidelerin yerli ve yabancı turistler için cazip bir unsur haline geldiğini aktardı.
Mehmet Bayındır, “Yaz aylarında tatil için memleketlerine dönen gurbetçiler, tatil yapmak için gelen yerli turistler ve hatta yurtdışından gelen yabancılar bile Samsun’da pide yemeden gitmiyor” dedi.
Bu durumun Samsun’un gastronomi turizmi açısından güçlü bir örnek olduğunu belirtti. Mehmet Bayındır, “Ancak bu sayıları daha çok arttırabiliriz” dedi. Mehmet Bayındır’a göre daha çok yatırım ve organizasyon yapılması, pidenin marka değerini artıracak ve daha fazla turistin gelmesini sağlayacak.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. KVKK uyarıları ve detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.