Haber & Fotoğraflar: İnanç Yıldız
Diyarbakır seçmeni, seçim sonrasında oluşacak yeni yönetimden üç konuda çözüm bekliyor. 9. Köy’ün sorularını yanıtlayan Diyarbakır seçmenleri, Türkiye’deki adaletsizlerin sona ermesini, ekonomik krizin bitirilmesini, Kürt sorununda ise çözüm beklediklerini ifade ettiler.
“Çarşıya pazara gidemez olduk”
Seçimlerden en büyük beklentisinin ekonominin düzelmesi olduğunu kaydeden Fatih Bayram, 9. Köy’ün seçime ilişkin beklentisine ilişkin sorusunu şöyle yanıtladı;
“Çarşıya pazara gidemez olduk. Gitsek bile fiyatların düştüğü zamanlarda gidiyoruz. Her şey o kadar pahalı olmuş ki yanına yaklaşamıyoruz. Geçen pazara gittim, sebzeleri yarım kilo yarım kilo alabildim. Meyve hiç alamadım. Nasıl olacak böyle bilmiyorum. Artık birilerinin bu duruma el atması lazım. Seçimlerden beklentim bu sorunumuza çözüm bulmaları. Yoksa böyle devam ederse en temel gıda maddelerimizi bile alamaz olacağız.”
“Çatışmalı sürecin kimseye faydası yok”
Halil Baran’ın seçimlerden en büyük beklentisi ise, Kürt sorununa çözüm bulunması. “Kürt sorununun artık çözülmesi gerekiyor. Çatışmalı sürecin bu ülkeye verdiği zararın haddi hesabı yok” diyen Baran, iktidara her gelen siyasi partinin Kürt sorunun çözme vaadinde bulunduğunu, ancak bugüne kadar ilerleme sağlanamadını söyledi. Baran,” İktidara her gelen Kürt sorununu çözeceğini söylüyor ama sonra hiç gündemine almıyor. Ana dilde eğitim almak her insanın hakkıdır. Ancak bize bu bile hak olarak görülmüyor. İnsanlar neyle uğraşıyor, biz neyle uğraşıyoruz. Çatışmalı sürecin kimseye faydası yok” dedi.
“Kayyum atamalarına son verilsin”
Halime Aktar ise, “Kürt sorunu yok demekle bu sorun ortadan kaybolmuyor” ifadesini kullandı. 9. Köy’ün seçimden beklentilerine ilişkin sorularını yanıtlayan Aktar, “Seçilmişlerimizin yerine neden kayyum atanıyor? Ne yapmışlar. Bir suçu varsa aday yapılmasın. Eğer ki suçu varsa o zaman belediye meclisinden biri yerine seçilsin. Yerine kayyum atayarak neden benim iradem gasp ediliyor? Demokratik ülkelerde böyle bir şey olabilir mi? Seçilmişlerimin görevlerine iade edilmesini istiyorum. Artık kayyum atamalarına son verilsin” dedi.
Kürt sorunun çözülmesi isteğini dile getiren Ramazan Ceylan da, “Kardeşiz diyorlar ama benim haklarımı görmüyorlar. Buralara doğru düzgün yatırım yapılmadığı için insanlar batıya çalışmaya gidiyoruz” dedi. Bölge insanının “en kötü çalışma şartlarına maruz kaldığını” da savunan Ceylan, “Memlekette bir şeylerin değişmesi gerekiyor ama artık bir şeylerin değişeceğine dair pek bir umudum kalmadı. Sorunlar çözülüyormuş gibi yapılıyor ama bir şeyin çözüldüğüne bugüne kadar pek rastlamadık” ifadesini kullandı.
“Kadın cinayetleri almış başını gidiyor”
Türkiye’de adalet duygusunun zedelendiğine vurgu yapan Ayşe Akdeniz de seçimlerden beklentilerini şu sözlerle dile getirdi;
“Kiminle konuşsanız adaletsizliğe uğradığını söyler. Yargının verdiği kararların daha evrensel ilkelere göre şekillenmesi gerekiyor. Bakın; kadın cinayetleri almış başını gidiyor. İstanbul Sözleşmesi’nden çekiliyoruz. Bunu gören erkekler, kadına rahatlıkla şiddet uygulayabileceklerini düşünüyorlar. ‘Nasıl olsa bana bir şey olmaz’ diyorlar. Kadın yalnız bırakılıyor. Yargının verdiği kararlar erkekleri cesaretlendirmemeli artık.”
“Avrupa’ya gitmeyi düşünüyorum”
Seçimlerden sonra bir şeyler değişmezse yurt dışına gitmeyi düşündüğünü söyleyen Azad Yıldız ise, “Üniversite bitiriyoruz ama iş bulamıyoruz. Bulsak bile asgari ücrete çalıştırmak istiyorlar. Bu ücrete hiçbir ihtiyacınızı karşılayamazsınız. Avrupa’da bir genç çalıştığında bütün ihtiyaçlarını rahatlıkla karşılayabiliyor. Biz de ise hayat rezillik içinde. Bir de kendimi burada hiç özgür hissedemiyorum. Dört bir yandan baskı altındaymışım gibi hayat” diye konuştu.