SİMAV- Lezzeti ve dayanıklılığı ile ünü Türkiye sınırlarını aşan Eynal domatesi üretim riskiyle karşı karşıya kaldı. Ünlü ve lüks restoranların şeflerinin tek tek seçerek aldığı Eynal domatesi, Simav’ın jeotermal kaynaklarının ısıttığı seralarda özel olarak yetiştiriliyor. Sadece bu yörede yetişen Eynal domatesi, coğrafi işaret alarak pazardaki payını arttıracak ama bu yıl hiç kâr edemeyen çiftçi, “üretimi bırakabiliriz” diyor.
Tarımsal girdilerdeki olağanüstü fiyat artışı tüm üreticileri etkilediği gibi yöresel ve özel ürün yetiştirenleri de zorluklarla karşı karşıya bıraktı. Aralarında, yaz kış organik domates yetiştiren Simavlılar da var. Simav’a özgü Eynal domatesi üreticileri 9. Köy’e konuştu, “Coğrafi işaret alacağız ama üretebilecek miyiz belli değil” dedi.
Eynal domatesi, arıların tozlaştırmasıyla hormonsuz ve ilaçsız yetiştirilen, 800 metre rakımlı soğuk iklim bölgesinde jeotermal enerjiyle ısınan seralarda, topraklı ve topraksız tarımla 12 ay boyunca üretilebilen özel bir tür. Simav’a özgü Eynal domatesinin bölgeyle özdeşleştiğini göstermek amacıyla coğrafi işaret başvurusu yapıldı, sonuç bekleniyor. Marka tescili ve patenti de alan Eynal domatesi üreticisi de tüm çiftçiler gibi bu yıl gelen zamlardan derinden etkilendi. Üreticiler, özellikle gübreye gelen zamlardan dolayı maliyetleri zor karşıladıklarını ve üretimi bırakma aşamasına geldiklerini vurguladı.
“Değer kazanmadıktan sonra artık dikmemin bir anlamı yok”
Bu yıl tüm girdilerde olduğu gibi başta gübre maliyetlerinde ciddi artış olduğunu vurgulayan 4 Eylül Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Hakan Öztürk, “Bu gider ile üretmemizin imkânı yok. Zarar edeceksem niye üreteyim ki” diye sordu. Öztürk şunları söyledi: “Fideyi al, gübreyi ver, üç ay bekle, üç ay sonra kaça satacaksın bilmiyorsun. Bu 12 ay sürekli devam ediyor. Bizim o üç ayda harcadığımız maliyet üçe dörde katlandı. Bizim riskimiz de katlandı. Yetiştirdiğimiz şey makine parçası değil, bir canlı. Sadece fiyat veya gübre olayıyla uğraşmıyoruz. Bir sürü hastalığı var, problemi var. Hepsiyle uğraşa uğraşa buraya geliyoruz. Ben burada değer kazanmadıktan sonra bir anlamı yok artık dikmemin.”
Eynal üreticisi bu yıl zararda değil ama “şimdilik sıfıra sıfır çıktık, elde var sıfır” diyerek zararın kıyısından döndüklerini belirtti. Öztürk, “Domatesin fiyatı aynı oranda artmayınca zarar edecek hale geldi durum. Bu kârla çalışılmaz ama biz son zamanda bu gelire de şükreder hale geldik” diye konuştu. Eynal domatesi Türkiye’deki en pahalı domates türleri arasında. Üretim aşamasındayken fiyat artışlarının aniden geldiğine dikkat çeken Hakan Öztürk, “Domates dalında büyürken zamlara denk geldi. Bizim ya kökleyip çöpe atmamız lazımdı ya da katlanıp devam etmemiz lazımdı. Biz katlanıp devam ettik. Ambalajı arttı, naylon gideri arttı, tohumu arttı, işçiliği arttı. Bu fiyatlar iyi fiyatlar değil. Ülke olarak pahalıyız ama Avrupa’nın en ucuzuyuz” dedi.Kooperatifi Başkanı Hakan Öztürk bu giderler ile üretmemizin imkânı yok dedi
Akaryakıt fiyatlarının etkilediği nakliyeye ve Türk lirasının döviz karşısındaki değer kaybına dikkat çeken 4 Eylül Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nden Kamil Kamer de “Bu sene ucu ucuna çıktık. Bundan sonraki seneyi göremiyoruz. Çünkü fidelerde, gübrelerde en az dört kat fiyat artışı var” diye konuştu. Eynal domatesi jeotermal enerjiyle yetiştiriliyor
Toprak yerine perlit kullanılarak ilaçsız ve hormonsuz Eynal domatesi üreten Yüksel Olgun da gübre fiyatlarına vurgu yaptı. Olgun şunları söyledi: “Hammaddemiz gübre. Gübreye şu anda yüzde 300 zam geldi. Bir buçuk tonluk kalsiyum 2 bin 500 liraydı şu anda 8 bin 500 diyorlar. Bu sene daha da zor. Bu çiftçi bu fiyatlarla yapamaz. Domateslerin ermeyenleri var görüyorsunuz. Yine de alan olursa yok demeyeceğim, yoktan vereceğiz.” Yüksel Olgun gübreye yüzde 300 zam geldi, çiftçi bu fiyatlarla yapamaz dedi.
Yücel Olgun serasında ailesiyle birlikte çalışıyor. Ailesi yerine dışarıdan getirdiği işçileri çalışırmış olsa ya maaşları ödeyemeyeceğini ya da büyük zararla karşı karşıya kalacağını söyleyen Yüksel Olgun, kalan gübreleri kullandıkları için bu seneyi zararsız atlattıklarını söyledi. Olgun, fiyatların bu şekilde gitmesi durumunda ya zararına üreteceklerini ya da üretimi bırakacaklarını belirtti.
Eynal domatesi fideleri ve tozlaşmayı sağlayan arılar Antalya’dan getiriliyor. Eynal kaplıcalarını besleyen jeotermal kaynaktan alınan ısıyla yetişen domates, önce Antalya’ya buradan da İstanbul’un lüks restoranlarına gönderiliyor. Kasalara tek sıra halinde yerleştirilen domatesler, İstanbul’un yanı sıra, en çok Ankara, Antalya, Bursa, İzmir ve Balıkesir’e gönderiliyor.
Eynal domatesi, yüksek rakıma karşın kışın da sıcak ortam oluşturulan seralarda özenle yetiştiriliyor. Üretici Tamer Dinçer şöyle anlatıyor: “Arılar sabah kraliçe ve kral arı serayı gezer, kutuya gider, diğer arılarla çiçeklere konarlar ve dölleme yaparlar. Arı konmazsa orada domates olmaz. Bizim domateslerimizin lezzetli olmasındaki en büyük neden budur. Topraklı sera da diğer seralara göre daha çok lezzetli olur. Meşakkati çoktur. Yeni doğan çocukla ilgilenir gibi bununla ilgilenmemiz gerekiyor.”
Üretici fiyat artışlarından etkilense de yerel yönetim ve bakanlık bölgede domates üretimini arttırmak için yeni bir projeye başladı. Simav Belediye Başkanı Adil Biçer 9. Köy’ün sorularını yanıtlarken Eynal domatesi için yeri üretim alanı projesi hakkında bilgi verdi. Simav’da organize sera kurmak için çalışmaya başladıklarını anlatan Biçer, yaklaşık bin dekarlık tarım dışı kalmış bir arazi üzerinde Eynal domatesi üreteceklerini söyledi. Serada ısı kaynağı oluşturacak jeotermal kuyulardan üçünün açıldığını, dördüncü kuyu için çalışma sürdüğünü belirten Biçer, “Doğaya zarar verilmeden, çevre dostu bir üretimle Eynal domatesi Türkiye’de adından daha fazla söz ettirmeye başlayacak. Bin dekar olarak tahmin edilen bu alanda bin- bin 500 kişilik istihdam sağlanması hedefleniyor” dedi.
HABER : Haber-Fotoğraf: İleyda Özmen
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. KVKK uyarıları ve detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.