Malatya’da tarih, çevre ve yaşam su altında

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Belgizar Abiri Şimşek

Malatya’nın Akçadağ ilçesine bağlı Kürecik Mahallesi’nde yapılmak istenen baraj, köylülerin tepkisine neden oldu. Köylüler; yaban hayatını, canlı yaşamını, çevreyi, toprağı ve iklimi derinden sarsacağını söyledikleri projenin, aynı zamanda tarihi geçmişlerini de sileceğinden endişe ediyor.

9. Köy’e konuşan Malatya Çevre Platformu Sözcüsü Hasan Kaya, Kürecik’te baraj yapım çalışmasının sulama ihtiyacıyla ilgili olmadığını, bölgede zaten bir sulama göletinin mevcut olduğunu vurgulayarak, projeyi ‘yıkım’ çalışması olarak nitelendirdi.

Kaya, “Göletin 2-3 kilometre alt tarafında bir baraj düşünüyorlar. O barajın düşünüldüğü yer bir sit alanı. Tıpiş diye bir şehir yatıyor orada. Birincisi, bu proje nedeniyle tarihi geçmiş yok oluyor. İkincisi, burası Kavurma ve Başyurt Yaylasına çıkan yol güzergahı. Bu barajla bölge halkının yaylalarına olan ulaşımı engelleniyor. Üçüncüsü, o bölgede en çok yapılan hayvancılık ortadan kalkıyor” dedi.

Barajın yapılmak istendiği bölgede bağ, bahçe, arazi olmadığını ifade ederek devam eden Kaya şöyle konuştu:

“Burada sulanacak alan olmadığı için o barajın bölge halkına ne maddi ne de manevi katkısı yok. Burada toprağın yapısı, ekosistem ve iklim değişecek. O zemine ‘su tutmaz’ raporu verilmiş. Eğimli, kaygan, erezyona açık bir dereye böyle bir işlemin yapılması doğal olarak insanı düşündürüyor. O bölgedeki hayvanların, meyve ağaçlarının, endemik bitkilerin, yaban hayatının yaşama şansı ortadan kalkıyor. Kısacası bu bir yıkım projesidir. Aynı zamanda Kepez köyü su altında kalarak ortadan kalkıyor.”

Hüsniye Killi

Uluslararası Kürecik Meclisi Yöneticisi Hüsniye Killi ise konu hakkında yaptığı değerlendirmede, Kürecik’te yapılmak istenen baraj çalışmasını bölgeyi tamamen insansızlaştırmaya yönelik olduğunu söyledi. Evleri, arazileri su altında kalan köylülerin göç etmek zorunda kalacağına vurgu yapan Killi, “İklimimiz değişecek, bir sürü toprağımız su altında kalacak. Ziyaretlerimiz, mezarlarımız yani geçmişimiz suyun altında kalacak. Doğamız, canlı türlerimiz azalacak. Doğamıza, suyumuza coğrafyamıza sahip çıkacağız” diye konuştu.

Hukuki süreç başlatıldı

Bölge sakinlerinden olan Kürecik Dayanışma Derneği Başkanı Haci Çiçek ise konunun yargıya taşındığını ve hukuki bir mücadelenin başladığını söyledi. Çiçek, baraj sahasının aynı zamanda fay hattı üzerinde olduğuna dikkat çekerek, 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinde o bölgedeki tüm evlerin yıkıldığını belirtti. Çiçek, baraj sahasında kayaların parçalanması amacıyla dinamit kullanılacağını ifade etti:

“Avukatımız dava açtı, binlerce ıslak imza ile istemediğimizi belirttik. Tarım arazisi yok. 470 dönüm tarla suyun altında kalıyor. Sulayacak arazi zaten yok oluyor. Sulama göleti deniliyor ama 9-10 tane şantiye kuruluyor. Halk bunu kesinlikle istemiyor. İki mahalle su altında kalıyor. Buradaki taş ocağı için dinamit patlattıklarında toz duman içinde kalıyoruz. Kaldı ki 9-10 şantiye kurulduğunda nasıl olacak? Dere yatağı komple fay. Son depremde oradaki evlerin hepsi yıkıldı. Bu bölgede nasıl dinamit patlatılacak? Kepez Mahallesi barajın sınırında, bu durumda Kepez göç etmek zorunda kalacak.”