Şırnak’ta kamuoyunun büyük tepkisini çeken ağaç kesimleri devam ederken Şırnak Barosu Çevre ve Kent Komisyonu Başkanı Fadıl Tay, kesimlerin “güvenlik” ve “gençleştirme” nedeniyle değil, rant için yapıldığını belirtti.
Şırnak’ın Cudi, Gabar, Namaz ve Besta bölgelerinde bulunan ormanlık alanlarda yaklaşık üç yıldır “güvenlik” ve “gençleştirme” gerekçesiyle ağaç kesimi yapılıyor. Bu duruma tepki gösteren Şırnak Barosu ve toprak sahipleri ilgili kurumlara başvuru yapmalarına rağmen sonuç elde edemediklerini belirttiler.
Ağaç kesiminin yapıldığı ilk günden bu yana konuyu takip eden ve gündemde tutan Şırnak Barosu Çevre ve Kent Komisyonu Başkanı Fadıl Tay 9. Köy’e yaptığı açıklamada, kesimlerde “güvenlik” ve “gençleştirme” gerekçesinin bahane olarak kullanıldığını dile getirdi. Tay, “Devasa bir alanda ağaçlar kesiliyor. Ortada böylesine bir rant kapısı varken salt güvenlik bahanesiyle yapıldığına inanmıyoruz. Her gün yüzlerce ağaç kesiliyor. Topyekûn bir kıyım var” dedi.
“Ormanda şu an yüzde 15 bir azalma olduğunu tahmin ediyoruz”
Fadıl Tay
Bölgeden traktör ve kamyonlarla odunların taşındığını söyleyen Tay, şu bilgileri verdi;
“Ormanda şu an yüzde 15 civarı azalma olduğunu tahmin ediyoruz. Günde 40-50 kamyona yakın bir sayıdan bahsediyoruz. Her kamyonun ağaç taşıma kapasitesi 35-40 ton civarında ve ton başı 1200-1500 lira civarında. Günlük cirosu 2 milyon liraya denk geliyor. Bu rakam, bu adamların gözlerini döndürüyor. Çıkan rakamı siz düşünün. Üzerine oradaki hayvanlar avlanıyor, kömür çıkarmak için alan oluşturuluyor ve bu güvenlik bahanesiyle yapılıyor. Güvenlik anlamında hassasiyetleri anlıyoruz. Örneğin bir kalekolun yapımı için etrafında en fazla 500 metrelik bir alan gerektiriyor. Bunun için bu ağaçlar kesiliyor, mantığını anlayabiliriz. Ama ne kadar kalekol yapılsa da biz yaklaşık 200 kilometrekarelik bir alandan bahsediyoruz. Devasa alandaki bütün ağaçlar kesiliyor.”
“Güvenlik gerekçesiyle yapılan ağaç kesiminin bulunduğu yerde festival yapılır mı?”
Ağaçları kimin kestiği konusunda kesin bilgiye sahip olmadığını, ancak korucular tarafından yapıldığına ilişkin duyumlar aldığını söyleyen Tay, “Güvenlik gerekçesi ile yapılıyor ama güvenlik gerekçesiyle yapılan ağaç kesiminin bulunduğu yerde festival yapılır mı? Bizim için bu çelişkidir. Madem güvenlik sıkıntısı var, festival nasıl yapılıyor? Tabii ki biz halkımızın her yere güvenli bir şekilde gitmesini istiyoruz. Şunu kesinlikle görüyoruz, burada inanılmaz bir rant kapısı var” dedi.
“Şırnak’ta muamele farklı”
Uzun süredir ağaç kesiminin yaşandığı Şırnak’ta süreci hukuki olarak takip ettiklerini ifade eden Tay, şöyle konuştu;
“Yaptığımız iki suç duyurusu ve hazırladığımız iki rapor var. Şırnak Barosu adına yetki belgesi alarak Şırnak Valiliği’ne, “orman yangınlarına karşı alınacak tedbirler genelgesinin” neden uygulamadığını sorduk. Bunun cevabını daha alamadık. Bununla ilgili Şırnak Orman İl Müdürlüğü’ne ve Kamu Denetçiliği Kurumu’na da başvurduk. Yine sonuç alamadık.”
Yönetimin yaptıkları başvurulara karşı “ikircikli bir yaklaşım içine girdiğine” de dikkat çeken Tay, ” İçişleri Bakanlığı tarafından bir genelge yayınlanıyor. Buna göre 81 ilin tamamında ormanlık alanlara girişin yasak olması gerekiyor. Ama biz hâlâ ormanlık alanlarımızın talan edildiğini, ağaçların kesildiğini görüyoruz. Bu genelge ne yazık ki Şırnak’ta uygulanmıyor. Aynı ülkede aynı yasalar, aynı genelgeler var ama burada farklı muamele gösteriliyor. Anlamakta güçlük çekiyoruz. En son dostane bir çözüm için bizi çağırdılar. Kesilen ağaçlar yerine ağaçlandırma yapacaklarını söylediler ama olmadı” dedi.
Arazi sahipleri de ağaç kesimine karşı çıkıyor
Özel mülkiyet alanına giren yerlerde de ağaç kesimleri yapıldığını anlatan Tay, şöyle konuştu;
“Bir takım arazi sahipleri, Siirt’in Pervari ilçesi Doğanköy Karamik Mezrası’ndaki 110 bin dönüm arazi ile Şırnak’ın Merkez Dedeören köyü Üzümtepe Kanifarşik mevkiinde bulunan 60 bin dönümlük arazi üzerindeki ağaç kesimlerini kesinlikle istemediklerini ifade etti. Bu arazilerin onların özel mülkiyetinde olduğunu ve buna karşı olduklarını, doğaya zarar verilmesine izin vermeyeceklerini beyan ettiler. Bununla ilgili Siirt İl Orman Müdürlüğü’ne, Şırnak İl Jandarma Komutanlığı’na ve Şırnak Valiliği’ne dört farklı dilekçe ile başvuru yaptılar. Biz bunlara istinaden bu köye mensup Bahattin Alkış isimli vatandaşımızın vekaletini alarak suç duyurusunda bulunduk. Buradaki ağaç kesimlerinin 6831 Sayılı Orman Kanunu’na aykırı olduğunu söyledik ve özel mülkiyetlerinde bunu istemediklerine dair başvuru yaptık. İlk başvurudan sonra aynı köyde bulunan diğer vatandaşlardan da bayağı talep geldi, ‘Biz de istemiyoruz ve suç duyurusunda bulunacağız’ diye.”
Ağaç kesiminin bölgede bulunan hayvanları ve bitkileri de etkilediğini belirten Tay, “Bölgede yaşayan birçok endemik bitki var. Hem hayvan hem de bitki popülasyonu anlamında endemik türler var. Örneğin Cudi’de yetişen meşe palamudu, endemik bir bitki.
Orada yaşayan keklik ve tavşanlar da öyle. Bir ağacı kestiğiniz zaman onlarca sincabın, tavşanın da yuvasını yıkıyorsunuz. Bülbülün, kuşun, böceğin yani oradaki bütün canlıların ekosistemini bozuyorlar” dedi.
“Bölgede oksijen ve karbondioksit dengesi bozulacak”
Ağaç kesimlerin devam etmesi halinde Şırnak’ı 5-10 yıl içerisinde kötü bir manzara beklediğini ifade eden Tay, “Şu an 700 binlerde olan nüfusumuz beş yıl sonra bir milyona dayanacak. Türkiye’nin en genç illerinden biri olan Şırnak, orman alanında zaten zayıf bir coğrafyaya sahip. Ağaç sayısını arttırmamız gerekirken tonlarca ağacımız kesiliyor. Bunların tekrar doğaya dönmesi on yıllarımızı alacak. İnanılmaz bir tahribatla karşı karşıyayız. Bölgede oksijen ve karbondioksit dengesi bozulacak. Ekosistemdeki canlıların doğaya kattıkları etmenler yok olacak. Daha sıcak iklimler yaşayıp daha sıkıntılı kışlar bizi bekliyor” dedi.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. KVKK uyarıları ve detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.