0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

ANKARA- HPV aşısının ulusal aşı takvimine dahil edilmesi için yürütülen kampanyalar etkisini göstermeye başladı. Aşının ulusal aşı programına alınması talebiyle Önce Kadınlar ve Çocuklar Derneği’nin açtığı davadan gelen bilirkişi raporuna göre HPV’nin neden olduğu rahim ağzı kanserine karşı aşılama tıbben gerekli. 9.Köy’e konuşan uzmanlar, maliyeti yüksek olan aşının geri ödemesi için dava açmak isteyenlerin ne yapması gerektiğini ve aşının neden ulusal aşı programına dahil olması gerektiğini anlattı. 

100’den fazla virüsü barındıran bir virüs grubu olan HPV’nin kansere neden olan 15 farklı tipi olduğu biliniyor. Kadınlar arasında en sık görülen rahim ağzı kanseri (serviks) de bunlardan biri. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre her yıl yaklaşık 600 bin kadına serviks kanseri teşhisi konuyor. Her yıl yaklaşık 310 bin kadın aşıyla önlenebilen bu kanserden dolayı yaşamını yitiriyor. Dünya çapında 113 ülkenin aşı takviminde HPV aşısı yer alıyor ancak Türkiye’de herhangi bir adım atılmadı. Bu nedenle kadın örgütleri, sivil toplum kuruluşları ve bazı muhalefet partileri ulusal aşı takvimi için yetkilileri karar almaya çağırıyor. 

Bilirkişi raporu: Rahim ağzı kanserlerine karşı aşılama tıbben gerekli

Toplumsal cinsiyet eşitliği, kadın ve çocuk hakları ve cinsel şiddet alanlarında çalışan Avukat Sureyya Kardelen Yarli, iki yıl önce ücretini ödeyerek satın aldığı HPV aşısını aile sağlık merkezinde yaptırdı. Üç doz için 2 bin 87 TL ödeyen Yarli, HPV aşısı mücadelesinin nasıl başladığını “O dönemde kanser hastalarıyla ilgili Sosyal Güvenlik Kurumu davaları üzerine çalışıyordum. Kanser ilaçları nasıl geri ödeme listesine alınıyorsa HPV için de aynı mantık geçerli” diye anlattı. Yarli, emsal olarak 2013 yılında Mahmut Dikmen’in dava açıp kazandığını öğrenmesiyle dava yolculuğunun başladığını söyledi.

Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği’nin “HPV aşısı herkes için ücretsiz olmalı” çağrısıyla açtığı davadan bahseden Yarli, kısa süre önce çıkan bilirkişi kararını hatırlattı. Buna göre HPV aşısının ulusal aşı takvimine alınması talebiyle açılan davaya sunulan bilirkişi raporu HPV’nin neden olduğu rahim ağzı kanserine karşı aşılamanın tıbben gerekli olduğunu vurguluyor. Raporda “Rahim ağzı kanserlerine yakalanıldığında hastalığın ölümcül olduğu gerçeğinden hareketle aşı hayati öneme haizdir” deniliyor. Avukat Sureyya Kardelen Yarli, ücretini ödeyerek HPV aşısı olan kadınların geri ödeme talep edebilmek için izleyeceği yolu anlattı

SGK’ya başvuru ve dava sürecinde bilinmesi gerekenler

Avukat Yarli, Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) yaptığı başvurunun reddedilmesinin ardından aşının geri ödemesi için İstanbul İş Mahkemesi’ne başvurdu. İlk duruşma Mart ayında yapılacak. Yarli, ücretini ödeyerek HPV aşısı olan kadınların geri ödeme talep edebilmek için izleyeceği yolu şöyle anlattı:  “Aşıyı aldıktan sonra mutlaka eczaneden ödeme belgesi alınmalı. O belgeyi aldıktan sonra ikametgâhınızın bağlı bulunduğu SGK müdürlüğüne gidilmesi gerek. SGK’ya gittiğinizde başvuru formunu dolduruyorsunuz. Kimlik fotokopisi ve aşı ödeme belgesini veriyorsunuz. SGK başvurunuzu değerlendirmeye alıyor.” SGK’ya yapılan yazılı başvurunun genellikle reddedildiğini belirten Yarli, SGK’ya “geri ödeme” davası açılabilmesi için bu ret kararıyla başvuru yapıldığını vurguladı. 

Dava açma masrafının 500-550 TL olduğunu söyleyen Yarli, dava açmak için bu ücreti ödeyemeyecek kadınlar için de “Ödeyecek gücünüz yoksa, bulunduğunuz ilin barosuna başvurup adli yardım talep ettiğinizde ücretsiz avukatlık hizmeti sayesinde bu davayı açabilirsiniz. Avukat bedelini sizin yerinize devlet ödüyor” diye konuştu. 

“HPV aşısı lüks değil aşı programına alınmalı”

Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi ve Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Komisyonu üyesi Dr. Ayşe Uğurlu da tarama testleri ve aşılama programıyla rahim ağzı kanserinin yüzde 90’a kadar önlenebileceğini vurguladı. Dr. Uğurlu şunları söyledi: “Halk sağlığını esas alan bir yaklaşım uygulanırsa, koruyucu sağlık hizmetleri sayesinde her zaman daha çabuk tanı konulur, erken tedavi ve yüksek oranda iyileşme sağlanır. HPV aşısı lüks değil, aşı programına alınması gereken bir aşıdır.” Çocukluk döneminden itibaren, başta kız çocukları olmak üzere tüm çocuklara aşının ücretsiz yapılması gerektiğinin altını çizen Uğurlu, “Sağlık hakkı anayasada da tanımlanmış kamusal bir haktır. Bu hak herkes için eşit, ücretsiz, ulaşılabilir nitelikte uygulanmak zorundadır” dedi. Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi ve Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Komisyonu üyesi Dr. Ayşe Uğurlu HPV aşısının lüks değil, ihtiyaç olduğunu vurguladı  

HPV’nin sadece güvensiz cinsel ilişki yoluyla bulaştığına yönelik bir algı yaratıldığını ancak bunun doğru olmadığını vurgulayan Dr. Ayşe Uğurlu, sağlık hizmetinin bilimsel ve halk sağlığı merkezli politikalarla sunulması gerektiğini söyledi. Uğurlu “Sosyal devlet insanların özel yaşamlarına müdahale etmeksizin onların sağlığını korumak zorundadır. Kaldı ki HPV tüm yaş gruplarında görülebilen ve farklı bulaşma yöntemleri de olan bir virüstür” dedi. 

Aşı bursu ve diğer kampanyalar

Ücretsiz aşı talebinin gündemde kalmasında etkili olan kampanyalar arasında aşı bursu olarak bilinen, Tokat’ta yaşayan eczacı Cem Kılınç’ın 3 Haziran 2021 tarihinde sosyal medya hesabından duyurduğu “askıda aşı” uygulaması yer alıyor. Eczane nöbetlerini genç kadınların HPV aşılarını karşılamak üzere tutacağını duyaran Kılınç’ın kampanyası sayesinde bugüne kadar 120’den fazla kadın ve kız çocuğu ücretsiz HPV aşısı yaptırdı. HPV aşısının ulusal aşılama programına dahil edilmesi Meclis gündemine de taşındı, kanun teklifleri verildi. Dijital mecralarda başlatılan kampanyalar arasında change.org sitesindeki “7 Farklı Kanser Türünden Koruyan HPV Aşısı Ücretsiz Olmalı” isimli imza kampanyası öne çıkıyor.

HABER : Haber: Melis Yıldırım