Geleceğin dünyası Metaverse arsa dolandırıcılarına kapı açabilir

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

ANKARA – Facebook’un sanal bir kamusal ortam oluşturma iddiasıyla piyasaya sürdüğü Metaverse’te arsa alımlarına Türkiye’den de yoğun ilgi gösterildi ama uzmanlar sanal arsa alışverişi yapanları dijital dolandırıcılara karşı uyardı. 

Metaverse’in geleceği nasıl şekillendireceğine yönelik tartışmalar devam ederken kurumların ve küresel markaların bu sanal evrende konumlanmaları ilgiyi daha da artırdı. Türkiye’nin ilgisi Metaverse’te alım satım yapan dijital platformlardan OVR’de yoğunlaştı. Platformda en çok arsa Türkiye’den satın alındı. Türk Patent ve Marka Kurumu’nda marka ve patent vekili Avukat Özge Evci Eralp, arsa alımlarının gerçek hayatta bir karşılığı olmadığını hatırlattı, bilişim uzmanı Abdullah Göksu da kısa yoldan zengin olma hayaliyle kripto bir varlık olarak arsa satın alanların dolanırılabileceği uyarısında bulundu.

Avukat Özge Evci Eralp, Metaverse evreninde gerçekleşen işlemlerde hukuki altyapının olmadığını vurguladı

Beşiktaş sahilinde bir parsel yaklaşık 500 TL

Metaverse’te son zamanlarda arsa satışları ile milyon dolarlık parsel alımları gerçekleştirildi. Sanal arsa satışı yapan onlarca platformdan biri olan OVR’nin işlemlerinde Türkiye, en çok arsa alımı yapan ülke. Bugüne kadar Türkiye’de yaklaşık 20 bin parsel satıldı ve satılanların 11 bin parseli ise sadece İstanbul’a ait. Örneğin Beşiktaş sahilde bir parsel yaklaşık 17 OVR yani 500 lira iken Bayrampaşa’da bir parsel 4 OVR yaklaşık 115 lira civarında satılıyor.

Metaverse için arsa alım satımı yapan dijital platformlardan biri olan OVR’de Türkiye, diğer ülkelere göre en çok arsa satın alan ülke konumunda

Eyfel Kulesi ya da Meclis binası alınabilir, mülkiyet devri kuralları yok

Avukat Özge Evci Eralp arsa alımı yapılan pek çok platform için “bir anda hiç kullanılmayan bir yer haline gelebilir” diyerek yatırımcıların hak iddia edemeyeceğini hatırlattı. Eralp, “Eyfel Kulesi, Central Park, hatta Ankara’da Anıtkabir, TBMM binası gibi yerlerin alınmış olduğunu gördüğüm platformlar var. Her bir Metaverse platformu ayrı bir şirket. Burada bir gayrimenkul yok, arsa yok, sadece kripto bir varlık var. Yani bildiğimiz gayrimenkul mülkiyetinin devrine ilişkin kurallara tabi değil” dedi. 

Bir arsanın farklı  Metaverse platformlarında da satın alınabileceğini söyleyen Eralp, alınan arsanın sadece o platform içinde geçerli olduğunu söyledi. Avukat Eralp, teknolojik gelişmelerle, ülkelerin kendi sanal evrenlerini kurması gibi yeni gelişmelerin devreye girebileceğine dikkat çekti. Yatırımcının bugün bir şirketin açtığı platformdan arsa satın aldığında o şirketin bir ürününü satın aldığını vurgulayan Eralp, “İleride ülkelerin kendi Metaverse uygulamalarını açacağı, fiziki satın alınan gayrimenkullerin Metaverse’te de resmi mülkiyet olarak tanımlanacağı zamanların gelebileceğini düşünüyorum” dedi. 

Metaverse, kripto paralar kadar değerlenir mi?

Metaverse, kripto paralar ile kıyas edilip zamanla değerlenecek bir yatırım kaynağı olarak görülüyor. Bilişim uzmanı Abdullah Göksu, kripto paralardaki kâr fırsatını görenlerin kısa yoldan zengin olma güdüsüyle Metaverse’e girmeye başladığını söyledi. Bu durumdan fırsatçıların da yararlandığını vurgulayan Göksu “Metaverse, kripto paralar kadar değer kazanmaz çünkü bunlar dijital bir oyun aslında. Sanal gerçeklik gözlüğü dediğimiz gözlüğü taktığınızda bir anda kendinizi bir oyunun içinde bulursunuz” diye konuştu. Bilişim uzmanı Abdullah Göksu Metaverse’in dijital bir oyun olduğunu belirtti

Avukat Eralp, kripto paradaki yükselişin Metaverse’e olan ilgiyi artırdığını söyleyerek batan, yatırımları alıp kaçan kripto para borsaları görüldüğünü ve bunlardan ders çıkarılması gerektiğini vurguladı. Eralp, “Gerçek hayatta paranızı değerlendirmek için başka para birimine çevirirsiniz, gayrimenkul alırsınız, ya da değeri olan sanat koleksiyonu alabilirsiniz. İşte bunlardan ilki kripto para, ikincisi metaverse arsası, üçüncü de NFT. Ancak şu anda kripto varlık yatırımlarında bir kazanç garantisi olduğunu söyleyemeyiz” dedi. 

“Dünyada var olan teknoloji Metaverse için henüz yeterli değil”

Dünyada var olan teknolojinin, Metaverse evreninin hayata geçmesi için yeterli olmadığını söyleyen Bilişim uzmanı Göksu, Metaverse’e geçişin en az 10 yıl süreceği öngörüsünü paylaştı. “Dünyada zaten böyle bir veri merkezi altyapısı yok” diyen Göksu, “Ekran çözünürlükleri, bu hızlara ayak uyduracak ekran kartları, işlemciler, bilgisayar alt yapısı ve oyun konsolları Metaverse için yeterli değil” görüşünü dile getirdi. Yatırımcıların Metaverse adı altında yapılabilecek dolandırıcılıktan uzak durmalarını tavsiye eden bilişim uzmanı, yüksek fiyatlı satışların hayali olduğunu vurgulayarak, “dolandırıcılara kapı açılıyor” dedi.

Zuckerberg: Metaverse fizikselleştirilmiş internet

Facebook adını 28 Ekim’de Meta olarak değiştirdikten sonra Metaverse’e olan ilgi zirveye ulaştı.    Metaverse, Meta’nın (Facebook) kurucusu Mark Zuckerberg tarafından ‘fizikselleştirilmiş internet’ olarak tanımlandı. Metaverse, dijital platformlarda sanal gerçeklik yaratan cihazlar aracılığıyla kullanıcıların zihinsel olarak içinde yaşayacağı yapay bir fiziksel ortam. Kısacası sanal bir evren. Kendi yapay avatarınız ile üç boyutlu olarak yaşamınızı sürdüreceğiniz bu sanal evrenin çeşitli amaçlarla kullanılması planlanıyor. Örneğin eğlence, sanatsal etkinlikler, iş toplantıları gibi. Sanal gerçeklikte kullanıcılar üç boyutlu bir ortama geçiş için bir kulaklık takıyor, sanal nesnelerle etkileşim kurmak için hareket algılayıcı denetleyiciler taşıyor ve başkalarıyla iletişim kurmak için ise bir mikrofon kullanılıyor. 

“Tarihi olayları yaşayabilir, dünyayı gezebilirsiniz”

Metaverse evreninin genel olarak tüm dünyada bir korku yarattığını ve tüm insanlığı içine alacak fiziki hayattan uzaklaştıracak bir uygulama olarak görüldüğünü söyleyen marka ve patent vekili Eralp, Metaverse’ün sadece bir oyun ya da arsa alım platformu olarak değerlendirilmemesi gerektiğini belirtti. Eralp bu teknolojiyi şu sözlerle anlattı: “İş alanında, eğitim alanında interaktif görüşmeler, toplantılar, uygulamalı eğitimler yapmak için güzel bir teknoloji. Düşünün lisede aklınızda kalmayan tarihi olayları Metaverse içinde birebir yaşıyorsunuz, ya da coğrafi bölgelerde geziyorsunuz. Görmeniz imkansız olan yerlere giderek gerçeğe yakın şekilde görme olanağı buluyorsunuz.” Eralp’e göre sanal evren riskleriyle beraber düşünülmeli ve tümden reddetmek yerine nasıl fayda sağlanabileceği üzerinde durulmalı.

Başkentler, büyükşehirler ve siyasi partiler Metaverse’te konumlanıyor

Güney Kore’nin başkenti Seul şehri, sanal evrene giriş yapan ve bayrak diken ilk şehir oldu. Seul yöneticileri, Metaverse Seul’ü başlatmayı ve projeye yaklaşık 2,8 milyar Euro yatırım yapmayı planladığını duyurdu. Metaverse Seul, sanal bir belediye binası, turizm yerleri ve sosyal merkezleri içerecek. Şehir sakinleri, şehir yetkililerinin avatarları ile Metaverse’te buluşmak için bir araya gelebilecek. Ayrıca vatandaşlar, sanal dünyadaki önemli yerleri ziyaret edebilecek ve etkinliklere katılabilecek. 

Teknolojik gelişmelerle yakından ilgilenen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş 5 Ocak’ta Ankara’nın Metaverse’te dördüncü test şehri olduğunu duyurdu. Gerçek dünyanın sanal evrene taşınabilmesi için bulut çözümler üzerinde çalışan bir şirket, test çalışmalarını Los Angeles, Bari ve Helsinki’den sonra Ankara’da sürdürecek. Aynı tarihte DEVA Partisi de Metaverse’te bir arsa satın aldığını duyurarak parti binasını Metaverse’e taşıdı. 

Siyasi partilerin ve büyükşehir belediyelerinin uluslararası marka patentlerine sahip olduğunu ifade eden Göksu kurumların ve markaların Metaverse evrenine girme sebebini şu sözlerle açıkladı: “Belediyeler, siyasi partiler veya markalar, kendilerinden önce başkalarının bu kurumları kopyalamasının önüne geçmek için Metaverse’e giriyor. Yeni bir platform açıldığı zaman örneğin ünlü bir markanın adını alıp sonra o adı markaya satabilirsiniz. Uluslararası kurumlar, kuruluşlar ve global markalar bu tarz mağduriyetleri yaşamamak için değerlerini hızla NFT’ye çeviriyorlar.”  

“Metaverse” ilk kez 1992’de bir romanda kullanıldı 

Yunancada ‘meta’ kelimesi ‘sonra, öte’ anlamını taşıyor. ‘Verse’ kelimesi ise İngilizcedeki ‘universe’ yani ‘evren’ kelimesinden geliyor. Her iki kelimenin birleşiminden türeyen ‘Metaverse’ Türkçe olarak ‘evren ötesi’ anlamına geliyor. Metaverse terimi ilk kez Neal Stephenson’ın distopik romanı Snow Crash’te kullanıldı. 1992 yılında piyasaya sürülen Snow Crash’teki Metaverse, sanal gerçeklik gözlükleri aracılığıyla erişilen üç boyutlu sanal gerçeklik alanından bahsediyor. Stephenson romanında şöyle yazıyor: “Geliştiriciler, ana caddeye bağlı küçük sokaklarını inşa edebilirler. Binalar, parklar, evler, uçsuz bucaksız havai fişek gösterileri, uzay-zaman kurallarının göz ardı edildiği mahalleler ve insanların birbirini öldürmek için serbestçe gidebileceği savaş bölgeleri kısaca gerçekte var olmayan şeyler inşa edebilirler.”

HABER : Haber: İlknur Yağumli