DOLAR 34,7529 0.1%
EURO 36,6248 0.37%
ALTIN 2.962,790,67
Ankara

KAPALI

Hatay’da ağaç kıyımı

Hatay’da ağaç kıyımı

Hatay'da deprem sonrası keyfi ağaç kesimi bölge halkında endişe yaratıyor. Hatay'da deprem öncesindeki pek çok zeytinlik yok olmuş durumda. Vatandaşlar, bölgedeki ekolojik yapının bozulmasından şikayetçi.

ABONE OL
19 Kasım 2024 13:02
Hatay’da ağaç kıyımı
1

BEĞENDİM

ABONE OL
Mustafa Doğan Bulut
 
6 Şubat 2023 deprem felaketinden en çok etkilenen illerden Hatay’da şimdi de “çevre felaketi” kapıda. Depremin ardından Hatay’da insan çabasıyla oluşturulan yeşil alanlar keyfi şekilde yok edilmesi, bölge halkında endişe yaratıyor.
 

“Ağaç katliamı yaşanıyor, önüne geçemiyoruz”

Deprem felaketinin ilk gününden itibaren bölgede bulunan Antakya Çevre Koruma Derneği (AÇKD) yapılan hukuksuz ve keyfi ağaç kesimleri için sesini yükseltiyor. Özellikle hasarlı binaların yıkımı sırasında, arada mesafede olmasına rağmen kaldırımda bulunan ağaçların söküldüğüne dikkat çeken AÇKD Başkanı Nilgün Aksu, Hatay’da enkaz çalışmaları ve bina yıkımlarında ağaç katliamının yaşandığını ve önüne geçilemediğini söyledi. Karasu, 9. Köy’e yaptığı açıklamada şunları söyledi:
 
Çok yakın zamanda yaşadığımız ve bizleri şaşkınlık içerisinde bırakan bir olaydan bahsedeceğim; Mustafa Kemal Üniversitesi (MKÜ) eski rektörlük alanında sorumlu yıkım şirketi çalışanları, bir binanın yıkımını yaparken keyfi bir şekilde yaklaşık 15 ağaç ayrıştırma alanı açmak kılıfıyla yerle bir etti. Bilinçsizce ve bazende kasıtlı olarak bu zarar veriliyor. Günlerce sosyal medyada sesimi duyurmaya çalıştık. Bizim sesimizi duymanız gerekiyor. Bir kent yıkıldı. Bu şekilde mi ayağa kaldıracağız?
 

“80 yaşlarında yaklaşık 30 ağaç izinsiz kesilebiliyor”

Hatay’ın merkez ilçesi Antakya’da en büyük yeşil alanlardan birisi olan Atatürk Parkı’nda da ağaç kesimlerinin gerçekleştiğini belirten Karasu, “Ofis olarak kullanılmak üzere belediyeden konteyner talep ediliyor. Belediye bu konteyneri ilgili kişilere veriyor. Ancak bölgede yürüdüğümüz bir gün bu kişilerin parkın içinde devasa bir alanda ağaç kestiğini gördük. 80 yaşlarında yaklaşık 30 ağaç izinsiz kesilebiliyor. İnanabiliyor musunuz? Bu kadar kolay bir şekilde kesilebiliyor. Bu alan belediyenin kontrolünde olduğu için Park ve Bahçe Daire Başkanlığı’nı aradık. Durumu izah ettiğimizde böyle bir duruma müsaade etmediklerini ve izin verilmediğini belirttiler. Sağolsunlar hemen gelip ilgili yaptırımlar uygulandı. Ağaçlar da yerlerine yeniden dikildi. Bu insanlar nasıl hukuksuz bir şekilde bunu yapmaya cesaret edebiliyor? Ciddi bir yaptırım alacaklarını bilseydiler bunu yapabilirler mi? Bu soruları da milletimizin cevaplamasını isterim” diye konuştu.
 

“Binlerce zeytin ağacı telef edildi”

En büyük ağaç kesimlerinin TOKİ binalarının yapım sürecinde gerçekleştiğini, ayrıca taş ocakları, beton santralleri için de çok sayıda ağaç kesildiğini anlatan Karasu, konut yapımı için tarım alanları ve zeytinliklerin seçilmesinin uygun olmadığını ve bugüne kadar binlerce zeytin ağacının bu şekilde telef edildiğini söyledi. Karasu, “Zeytin ağaçları minimum 70 ila 300 yaşındaydı. Yazık değil mi? Bu ağaçlar kolay mı yetişiyor? Bizler elimizden geldiği kadarıyla davalar açıyor ve sesimizi en yüksek şekilde duyurmaya çalışıyoruz. Neden? Çünkü insanımız burada yaşamaya devam edecek. Hatay’ı eski günlerine kavuşması için çaba gösteriyoruz” dedi.
 
Bölgedeki çevre açısından en büyük tehlikelerden birinin de taş ocakları olduğunu vurgulayan Karasu, şöyle konuştu:
 
Köylerde yaşam neredeyse yok. Çünkü sokakta tozdan dumanda yürüyebilecek durumda olamıyorsunuz. Devamlı olarak kamyon ve ilgili iş makinalarının geçişi ise ölüm riski taşıyor. Risk olmakla kalmayıp deprem sonrası süreçte birçok insan iş makinaları sebebiyle hayatını kaybetti. Bölgede yaşayan insanın can güvenliği bulunmuyor. Bunları bölgeye giderek rahatlıkla görebilirsiniz. Vatandaşlar burada hayvancılık ve çiftçilik ile geçimini sürdürmeye çalışıyor. Ancak zeytinliklere baktığınızda toz içinde ve hasar görüyor. Bu toz ya taş ocağından geliyor ya da beton santralinden geliyor. Maalesef bu şartlar zeytinliklerin mahsul veremeyeceği duruma kadar geldi. İncir öldü, zeytin ise can çekişiyor diyebiliriz. Taş ocakları ile ilgili 8 aydır büyük bir mücadele veriyoruz. Bunlarla ilgili detaylı raporlar da hazırladık. Hazırda bulunan çok sayıda açtığımız dava var. Elimizden gelenin en fazlasını yapmaya çalışıyoruz. Umarız Hatay için her şey daha güzel olur.

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. KVKK uyarıları ve detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.