Dijital Dönüşüm: Mağazaların yerini e-ticaret alıyor

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Sidar Demir

Son yıllarda dijitalleşmenin etkisiyle e-ticaret, fiziksel mağazaların yerini hızla almaya başladı. Kira, personel ve genel giderlerin yükselmesi, birçok girişimciyi geleneksel mağazacılığı terk ederek dijital platformlarda iş yapmaya yöneltti. Hamza Karabıyık, bu süreci bizzat yaşayan isimlerden biri. Ekonomik koşullar nedeniyle butik dükkanını kapatmak zorunda kalan Karabıyık, dijital dünyaya geçişle birlikte küresel bir pazara açılmanın avantajlarını keşfetti.

Üniversitede okurken ticarete başladığını ve hayali olan bir butik açtığını belirten Karabıyık, “Ancak ülkenin ekonomik durumu ve kira gibi masraflar, işimi sürdürmemi imkansız hale getirdi. Altı-yedi ay sonra dükkanımı kapatmak zorunda kaldım. Ticaret yolculuğunda maliyetleri nasıl azaltabileceğimi araştırdım ve e-ticaretin bu konuda bana büyük fırsatlar sunduğunu fark ettim. Dijital mağazamı açınca maliyetlerim elli dolara düştü” dedi.

Hamza Karabıyık

Amerika ile Avrupa’ya satış yapma fırsatı buldum

Karabıyık, dijital dünyaya geçişin sadece maliyetleri düşürmekle kalmadığını, aynı zamanda küresel pazarlara açılmayı da mümkün kıldığını belirtti. Karabıyık, başlangıçta sadece yerel müşterilere ulaşırken e-ticaretin sunduğu olanaklar sayesinde Amerika ve Avrupa pazarlarına ürün göndermeye başladığını anlattı ve şunları söyledi:

“Başlangıçta sadece Denizli’de satış yaparken, dijital mağazam sayesinde Amerika ve Avrupa başta olmak üzere tüm dünyaya ürün gönderebilme fırsatım oldu. Özellikle Amerika ve İngiltere pazarları benim için çok önemli. E-ticaret, düşük maliyetlerle küresel ölçekte iş yapma olanağı sunuyor.“

Mustafa Gökhan Kozak

Genç girişimciler için e-ticaretin avantajları

Mustafa Gökhan Kozak da 9.Köy’e genç bir girişimci olarak fiziksel mağaza açmanın yüksek maliyetleriyle başa çıkmanın zor olduğunu, bu nedenle dijital ticarete yöneldiğini söyledi. Kira, vergi ve mağaza giderlerinin özellikle genç girişimciler için büyük bir yük oluşturduğunu vurgulayan Kozak, dijital platformların daha düşük maliyet ve risk sunduğunu ifade etti. Kozak şunları söyledi:

“Fiziksel mağaza açmanın gençler için kira, vergi ve mağaza maliyetleri gibi zorlukları var. Bu yüzden dijital dünyada iş kurmayı tercih ettim. Genç olmamın avantajlarından biri teknolojiye hakim olmam. E-ticaret, düşük maliyetleri ve az yoruculuğu ile fiziksel mağazalara kıyasla daha uygun. Dijital platformlar, riskleri azaltırken, biz gençlerin sosyal medya ve dijital pazarlama bilgimizi etkin bir şekilde kullanmamızı sağlıyor.”

Sanal mağazalar küçük işletmeler için fırsat mı, tehdit mi?

9.Köy’e konuşan Dijital Pazarlama Uzmanı Melih Aşıcı, sanal mağazacılığın küçük firmalar için hem fırsatlar hem de riskler taşıdığını söyledi. Aşıcı,”Küçük işletmelerin ayakta kalabilmesi için dijital dünyada aktif olmaları artık şart” dedi ve sözlerine devam etti:

“Sanal mağazacılık, küçük firmalar için büyük bir fırsat olabilir. Ancak küçük firmalar için aynı zamanda bir dezavantaj da olabilir. Eğer küçük bir mağazanız varsa, özellikle sabit ürünler (elektronik gibi) satıyorsanız, sanal mağazacılığa geçmeden işinizi yürütmeniz artık neredeyse imkansız hale geldi. Bu, hayatın bir gerçeği. Instagram ve diğer sosyal medya platformlarında aktif olmazsanız, yeme içme sektörü de dahil olmak üzere birçok sektörde geride kalabilirsiniz.“

Fiziksel mağazaların geleceği

Aşıcı, sanal mağazaların sağladığı imkanlarla fiziksel mağazaların geleceğinin pek sürdürülebilir olmadığını belirterek şöyle konuştu:

“Büyük mağazalar sanal mağazalara geçerek fiziksel mağaza sayılarını azaltıyor ve bu sayede tasarruf sağlıyorlar. Artık 20-30 mağaza yerine, büyük şehirlerde 10-15 mağaza açmaları yeterli oluyor. Sanal mağaza ile yakaladıkları satış hacmi sayesinde fiziksel mağaza maliyetlerini dengeleyebiliyorlar. Fiyatlar düşük olduğu sürece, insanlar fiziksel mağazaları tercih etmek yerine online alışverişi tercih ediyor. Bu nedenle, fiziksel mağazaların geleceği pek parlak görünmüyor.”

E-ticaretin yükselişi, perakende dünyasını köklü bir şekilde dönüştürüyor. Küçük işletmeler, dijitalleşme sayesinde küresel pazarlarda rekabet etme şansı bulurken, büyük perakende devleri de fiziksel mağazalarını azaltarak sanal platformlara yöneliyor. Bu değişim, fiziksel mağazaların tamamen ortadan kalkmasına değil, işlevlerinin yeniden şekillenmesine yol açıyor. Gelecekte, hibrit modelin hem e-ticaretin hem de fiziksel mağazaların uyum içinde var olacağı bir düzen getireceği öngörülüyor.