Rana Önder
Ekim ayında Semih Çelik adlı kişinin iki genç kızı İstanbul surlarında vahşice öldürmesi ve ardından da intihar etmesi, sosyal medyada gençler arasında yaygın olan Discord odaları ile “inceller” gibi kavramları kamuoyu gündemine soktu. 9. Köy, özellikle reşit olmayan kız çocuklarına edinilen kişisel bilgileri üzerinden şantaj yapılan Discord ve Telegram gibi uygulamalarla nasıl mücadele edilebileceğini uzmanlarla konuştu.
Boğaziçi Üniversitesinde siber güvenlik ve internet özgürlüğü alanında uzmanlaşmış olan Prof. Dr. Tuna Tuğcu, “Geçen hafta art arda yaşanan acı olaylardan dolayı öne çıkan incel kitlesi oldu ancak olay bununla sınırlı değil. Asıl olay Türkiye’de belli bir grup erkek dışındaki herkesin muazzam bir baskı altında tutulması, varlığının inkar edilip değersizleştirilmesi ve de işlenen her türlü suç/baskının normalleştirilmesinden kaynaklı. Ne incel olayı ne de yaşanan baskılar, tatsızlıklar yeniydi. Muazzam barbarca bir olay yaşandı ve bunları yapanların aslında düzenli olarak bu şekilde davrandığı ve bunun bilindiği ortaya çıktı” dedi.
Tuğcu’nun bahsettiği “incel kitlesi”, sosyal medyadaki sohbet odalarındaki bir alt kültür olan “istemsiz bekarlık” anlamına geliyor. İncel kitlesi uzmanlar tarafından “Kadınlarla iletişim becerisi zayıf olan ve kadınlar tarafından ilgi görmediklerini öne sürerek karşı cinse yoğun nefret ve kin duyan bir topluluk” olarak tarif ediliyor. Yaşanan olaylar üzerine Discord’un Türkiye’de erişime kapatılmasının “Sadece halkın gazını almayı amaçladığını” söyleyen Tuğcu, “Alınan aksiyon, yaşanan olaylardan duyulan endişe nedeniyle değil toplumda oluşan tepkiden kaynaklıydı” yorumunu yaptı.
“Discordu yasaklamak sorunu çözemez”
Prof. Dr. Tuğcu, kişisel verilerin çalınmasının oluşturabileceği tehlike boyutu hakkında da şunları söyledi:
“Bir kadının peşine takılan incelin evinizi, nerede çalıştığınızı, telefon numaranızı belirlemesi mümkün. Daha beteri hiç zorlanmadan sizin akrabalık ilişkilerinizi belirleyerek eğer siz tedirgin olduğunuz için eve gitmezseniz kime gidebileceğinizi de bilir. Kaçmanızı imkânsız hale getirmiş vaziyetteler. Siz birinden çekindiğiniz için evinize gitmezseniz, gideceğiniz akrabanızın da evini biliyor. Şu anda bu olayı çözmek için en ufak bir aksiyon alınmadı. Discord’un kapanmasının bu olaya hiçbir faydası yok.”
Bilgi Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Erkan Saka da 9. Köy’e yaptığı açıklamada, tek başına Discord’un erişime engellenmesinin “çözüm olamayacağını” söyledi. Saka, Discord ya da herhangi bir sosyal platformun kapatılmasıyla İncel akımını ya da diğer düşmanca hisler besleyen kişilerin ortadan kalkmayacağına, bu kişilerin bir platform olmasa başka bir diğer platformda da mutlaka yer edinebileceğini vurguladı.
“Otoritelerin olayı takip etmesi lazım”
Kişisel verilerin internet ortamında “çok uygun fiyatla satın alınabildiğine” de dikkat çeken Saka, sosyal medyada Discord odalarında ya da başka platformlarda kadınlara, çocuklara ve her türlü canlı varlığa karşı barbarca söylemleri olan kişilerin tespit edilip, “halkın kendi adaletini sağlamaya çalıştığına” vurgu yaparak, bunun da yeni sorunlar yaratabileceğine dikkat çekti.
Prof. Dr. Saka, şöyle konuştu:
“Vatandaş kendi kendine adaleti sağlamaya çalışırsa, kurbanlar da verilebilir. 10 tane suçluyu bulursunuz ama bir tane suçsuzu arada hedef gösterirsiniz, o da olmaz. Burada otoritelerin, güvenlik güçlerinin olayı takip etmesi lazım. İnsanlar şimdi panik halinde kendileri bir şeyler yapmaya çalışıyorlar. Bu adaleti ne kadar sağlar emin değilim. Başka bir şey olmadığı için insanlar adaleti böyle sağlamaya çalışıyor. Umarım yetkin kesimler söz alır, çünkü bu tip şeylerde hâksız yere suçlanan birileri de çıkıyor.“
İnceller her yerde
Suç Araştırmaları Uzmanı Mesut Demirbilek ise 9. Köy’e yaptığı açıklamalarda İncel gibi kadın düşmanı alt kültürlerin ilk defa Discord’da ortaya çıkmadığını, Telegram, Whatsapp gibi birçok sosyal medya platformunda da yer aldığını anlattı. Discord sohbet odalarına üye olmanın bir adli işlem için yeterli olmadığını de belirten Demirbilek, suç için maddi ve manevi olmak üzere iki unsurun olması gerektiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
“Maddi unsur olayın eylemi, manevi unsur ise bir şeyi yapma niyetidir. İkisi beraber olmadan suç ortaya çıkmıyor. Yani manevi unsur ortaya çıkmış ama eylem yoksa, gidip tutuklayamazsın. Bu insanları takip edersin. Bunların çoğu da maalesef ki reşit olmayan insanlar. Bu neden bunlar aslında bir nevi ailelerinin sorumluluğu. Çocuğunuzun bu gruplarda yer almasını engelleyin, konuşun gibi kapsamlı önlemler alınmalı.“
Suçla tek taraflı ve tek bir noktadan bakarak mücadele edilemeyeceğini de anlatan Demirbilek, bunun için pek çok hukuksal düzenleme yapılması, farklı yaptırımların da içerisinde olduğu kapsamlı önlemlerin alınması gerektiğini söyledi.