DOLAR 36,0219 0.14%
EURO 37,2039 0.05%
ALTIN 3.352,491,35
Ankara
-1°

PARÇALI BULUTLU

“Çocuk, haklarını doğduğu an kaybederek hayata başlıyor”
  • 9.Köy
  • Genel
  • “Çocuk, haklarını doğduğu an kaybederek hayata başlıyor”

“Çocuk, haklarını doğduğu an kaybederek hayata başlıyor”

Her gün öldürülen ya da istismara maruz bırakılan çocuk haberlerine tanık oluyoruz. Peki ya çocuk hakları? Çocukların haklarını doğdukları anda kaybederek hayata başladıklarını söyleyen Himayeye Muhtaç Yaşlılar, Çocuklar ve Kadınlar Sosyal Yardım ve Dayanışma Derneği Genel Başkanı Ayşe Ece Budan, "Her ölen çocukta, hepimizin ayrı ayrı sorumluluğu var" dedi.

ABONE OL
27 Ocak 2025 11:31
“Çocuk, haklarını doğduğu an kaybederek hayata başlıyor”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Hanife Yiğit / Kapak Fotoğrafı: DepoPhotos

Yaşama hakkı başta olmak üzere eğitim, sağlık, barınma, psikolojik veya cinsel sömürüye, tehditlere karşı korunma gibi haklara anne rahmine düştüğü andan itibaren hak kazanan çocuklar günümüz dünyasında ne yazık ki bu haklarından ya tamamını ya da bazılarını gerek doğal afetler gerekse de savaşlar, siyasi sebepler, imkânsızlıklar ve ekonomik nedenler dolayısıyla kullanamıyor. Basite indirgenecek bir mevzu olmayan çocuk haklarına yönelik konuşan Himayeye Muhtaç Yaşlılar, Çocuklar ve Kadınlar Sosyal Yardım ve Dayanışma Derneği (HİMYAÇ-DER) Genel Başkanı Ayşe Ece Budan, “Bu asrın çocukları gerçekten şansız. Çocukların çocuk hakları konusunda geleceğe çok umutla bakmadıklarını görüyorum, çocuklarımızın gözündeki ışık söndü. Çocukların haklarını koruyalım, çocuklarla ilgili mücadeleye başlayalım algısı kalktı, insanlar sessizleşti” dedi.

“Çocuk, şiddeti ilk ailede tanıyor”

Yıllardır yaptığı çalışmalar ile çocuk haklarına katkı sunmayı hedef edinen HİMYAÇ-DER’in Genel Başkanı Ayşe Ece Budan ile çocuk haklarını konuştuk. 1994 yılından beri gönüllü olarak insan haklarına yönelik faaliyetlerde bulunduğunun altını çizen Budan, şunları söyledi:

Çocuk hakları, çocukların eğitim, sağlık, yaşam, barınma hakkını korumak; çocukları psikolojik, fiziksel, cinsel istismarlara karşı korumak gibi birçok konuyu içine alan evrensel bir kavramdır. Çocuk hakları gün geçtikçe iyiye gidiyor diyemiyoruz. İnsan haklarını çiğneyen bir toplum haline gelmeye başladık. Mesela eğitim… Maddi imkânları olan insanlarla maddi zorluk yaşayan ailelerin çocukları eşit şartlarda eğitim hakkına sahip değil. Sağlıkta da öyle. Spinal müsküler atrofi (SMA) çocuklarımız var. Anneler babalar yalvar yakar insanlardan destek toplamaya çalışıyor ki çocuklarını hayatta tutsunlar. Aile bilincimizi kaybettik ve bu çok önemli bir etken çocuk haklarının üzerinde. İlk haklarını dünyaya geldikleri andan itibaren kaybediyor çocuklar. Çocuğa şiddet diyoruz; çocuk şiddeti ilk aile ile tanıyor. Ensest, çocuk istismarları… Çocuk gözünü açıyor, doğduğu günde hakları gasp edilerek yaşamaya başlıyor.”

“STK’lar siyasallaştı, insan haklarını koruma kaygısı kayboldu”

Çocukların haklarını koruyalım, çocuklarla ilgili mücadeleye başlayalım algısı kalktı, insanlar sessizleşti. Bir sivil toplum kuruluşunun (STK) başkanı olarak öz eleştiri yapacaksak, STK olma niteliklerimizi kaybettik. Bunlar siyasallaştı, gönüllü kuruluşlar olmaktan çıktı. Hal böyle olunca çocuk haklarını, insan haklarını koruma kaygımız kaybolmaya başladı. Adaletle, eğitimle, ekonomi ile ilgili bu asrın çocukları gerçekten şansız. Çok kötü bir dönemde yaşıyoruz ve çocuklarımızı koruyacak durumda değiliz.”

“Çocuklarımızın gözündeki ışık söndü”

Çocukların, çocuk hakları konusunda geleceğe umutla bakmadıklarını görüyorum. Çocuklarımızın gözündeki ışık söndü. Filistin’deki o çocuklar gördü, bizim çocuklarımız, tüm dünya çocukları gördü yaşanılanları. İçler acısı bir soykırımda çocuklarımız gitti. Her gün gözyaşıyla izliyoruz. Kendi ülkemizde büyük bir deprem yaşadık 11 ilimizde. Bunlar çocuklarımızın önünde şu kısa sürede olan şeyler. Sağımız, solumuz, önümüz, arkamız acı ve bunların hiçbiri kader değil. Hepsi maalesef ahlak çöküntüsünden. Sistemdeki sıkıntılar, rant ve bilinçsizlikten dolayı oluyor. Çok önemli bir husus daha var uyuşturucu meselesi. Çok ciddi bir şekilde bağımlılıkla mücadele edemiyoruz. Uyuşturucu madde kullanımının yaş sınırı çok daha aşağılara düştü, çığ gibi büyüyor. Çocuklarımızı bu illetten kurtarmamız lazım.”

“Her ölen çocukta hepimizin ayrı ayrı sorumluluğu var”

HİMYAÇ-DER Başkanı Budan sözlerini şöyle noktaladı:

Çocuk haklarını korumada annelere, gençlere, babalara çok iş düşüyor. Çocukları biz nasıl yetiştirirsek onun karşılığını alırız. En önemli etken sevgidir. ‘Büyüdüğünüz evin duvarlarında sevgi yoksa kaldığınız bütün evlerde üşürsünüz’ diye bir yazı okumuştum. Her insanın bunu kendine görev edinmesi ve bu sevgi yoksunluğundan kurtulması gerek. Çocuklar bizim geleceğimiz. Çocuklarımızın hakkını en iyi şekilde uygulayacak kanunları çıkarmamız gerekiyor. Her ölen çocukta, her bağımlı olan çocukta hepimizin ayrı ayrı sorumluluğu var bunu unutmayalım.

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. KVKK uyarıları ve detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.