İsmail Ersan
Yalova, 1999’da meydana gelen Marmara depreminde çok büyük yara alan illerden biri. Doğal afetin felakete dönüşmemesi için 2002 yılından bu yana faaliyet gösteren Yalova Mahalle Afet Gönüllüleri Derneği, Yalova halkını deprem ve olası afetlere karşı bilinçlendirmek için eğitimler veriyor.
Maraş depreminin ardından hemen bölgeye giderek kurtarma çalışmalarına katılan MAGDER Başkanı Sabri Karaçam, 1999 depreminde vatandaşların doğal afetlere karşı yeterince bilgi sahibi olmadığını gördüklerini ve o nedenle dernekleştiklerini söyledi.
“İlk hedefimiz halkı eğitmek ve bilinçlendirmek. Afete hazırlık ve afet anında göstermeleri gereken davranış şekilleri açısından isteyenlere, yerinde temel afet bilinç eğitimi veriyoruz. Afet sonrasında hayatta kalanların büyük çoğunluğu, ilk 24 saat içinde çevreden yetişen, genellikle eğitimi ve ekipmanı olmayan yakınları ve komşuları tarafından kurtarılan
Çalışmalarının deprem öncesi, deprem anında ve sonrasında yapılacaklar olmak üzere 3 aşamalı eğitimleri kapsadığını belirten Karaçam, amaçlarının kurumları eleştirmekten ziyade, büyük afetlerin hafif atlatılmasını sağlamak olduğunu savundu. Kahramanmaraş depreminde bölgeye gittiğini de hatırlatan Karaçam, Marmara depremini yaşamış biri olarak Kahramanmaraş depreminde çok şeyin eksik olduğunu gördüğünü şöyle anlattı:
“Kahramanmaraş depremi için bölgeye gittiğimizde neredeyse her şey eksikti. Türkiye Afet Müdahale Planı’nın deprem riski taşıyan her ilde uygulanması gerekir. O gün hiçbiri çalışmadı. Depremin olduğu günün hemen sabahında Kahramanmaraş’taydık. Normalde AFAD bunların organizasyonunu yapar. İlk toplanma ve geçici barınma alanlarını kurar. Zaten oralarda ilk toplanma alanı diye bir şey görmedim. Ulaştırma grubu tüm kamu araçları minibüs ve benzer araçları kriz merkezinde toplar, gelen ekipler ve yardımlar bu araçlarla sevk edilir. Ama gelen ihbarlara gidemiyorduk. Araç yoktu çünkü. İhbardan sonra 172 saat araç temini için bekledik.
İletişim grubu ek telsizler kurar iletişimi sağlar ancak telsiz yoktu. Herkes haberleşmeyi Whatsapp ve telefon üzerinden yapıyor ama her yerde çekmiyordu. Tuvaletler, alt yapı çöktüğünden çalışmıyordu. Hemen seyyar tuvalet kurulabilirdi ama kurulamadı ve ekip 3 gün tuvalet ihtiyacını karşılayamadı. Ne ilk toplanma alanları, ne altyapıları ne de çalışma grupları vardı.”
Karaçam şunları da ekledi: “Bu depremde de gördük ki, ülkemizde depreme karşı önlemler çok yetersiz. Deprem bilinci, eğitim diye bir şey de yok. Çalıştığımız çoğu enkazda, insanları kirişle yatak arasında sıkışmış bir şekilde bulduk; oysa yatağın yanına kendini bıraksa sağ çıkabilirdi. İşte MAGDER olar
Yalova depreminde en çok hasar ve can kaybının olduğu yerlerden biri de Dere Mahallesi’ydi. Artık orada yeni bir yaşamın olduğunu belirten MAGDER Başkan Yardımcısı ve Dere Mahallesi Dernek Koordinatörü
Rüstempaşa Mahallesi Muhtarı Murat Çakır da Marmara depreminden sonra yapılan en önemli işin başında vatandaşları depreme karşı bilinçlendirmek olduğunu kaydetti: “Mahallemiz sınırlarına yakın bölgede olan belediye binası, olası bir depreme hazır olmadığından belediye meclisince alınan karar doğrultusunda yıkılacak. Biz de mahallemizde bu tür yapıların derhal geri dönüşümü için çaba gösteriyoruz. Mahallemizde toplanma alanlarını gözden geçireceğiz, halkı ilgili dernekler aracılığıyla depreme karşı bilinçlendireceğiz.“
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. KVKK uyarıları ve detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.