İsmail Kılıç
Dünya Ekonomik Forumu tarafından her yıl yayınlanan Küresel Riskler Raporu’nda ekstrem hava koşulları, enflasyon, sosyal kutuplaşma ve kirlilik gibi küresel sorunlar gelecek 10 yılda dünyayı etkileyecek sorunların başında geliyor. Rapora göre, gelecek 2 yılda dünyayı en fazla etkileyecek küresel sorun ise dezenformasyon.
9. Köy, yapay zeka ile dezenformasyon barındıran içeriklerin üretiminin çok kolaylaştığı dönemde, dezenformasyonla nasıl mücadele edileceğini uzmanlara sordu. Sosyal medyanın da etkisiyle dezenformasyonun yayılımının oldukça hızlandığına değinen Teyit Direktörü Emre İlkan Saklıca, özellikle seçim dönemlerinde artan dezenformasyon barındıran içeriklerin demokratik yapıya zarar verdiğini vurguladı. Yazılımcı Tuğçe Yaray ise yapay zeka teknolojilerinin sahte haberler ve görseller üretmekte her geçen gün daha da ustalaştığına değindi.
“Dezenformasyon, demokratik yapılara ciddi zararlar verebilir”
Sosyal medyanın etkisiyle dezenformasyon barındıran içeriklerin üretim ve yayılımının hızlandığını vurgulayan Teyit Direktörü Emre İlkan Saklıca, ana akım medyada da, kapalı mesajlaşma gruplarında da dezenformasyonun yayılabildiğine dikkat çekerek, şöyle konuştu: “Doğrulama organizasyonları dezenformasyonla mücadelede şüphesiz çok önemli bir yere sahip. Ancak bu yapılar tek başına yeterli değil. Birey bazında eleştirel dijital okuryazarlığın güçlendirilmesi anahtar konumda. İnsanların şüphe kasını güçlendirerek, sosyal medyada paylaşım yapmadan önce biraz durup, sonrasında paylaşması ve önündeki bir bilginin doğru olup olmadığını sorgulaması bu sorun bakımından atılacak en önemli adımlar.”
Seçim süreçlerinde dezenformasyon yayılımının arttığından da bahseden Saklıca, “Teyit, kurulduğu ilk günden bu yana çok sayıda seçim sürecini geride bıraktı. Seçim süreçleri de belirsizliğin yoğun olduğu dönemlerdir. Belirsizliğin olduğu bir ortamda yanlış bilgi daha hızlı yayılmaktadır. Seçim zamanlarında sosyal medyada yayılan yanlış bilgilerde siyasilerin büyük payı oluyor. Bu dönemde en büyük risklerden biri de seçmen davranışını etkileyebilecek ve seçim güvenliği konusunda kaygıları arttırabilecek yanlış bilgilerle daha sık karşılaşma ihtimali. Asimetrik olabilen propaganda örnekleri, bağlamından koparılan konuşmalar, montajlanmış görüntüler demokrasiye ciddi zararlar verebiliyor” dedi.
“Yapay zeka usta bir yalancı”
Teknolojinin hızla gelişmesiyle birlikte yapay zekanın usta bir yalancıya dönüştüğünü belirten yazılımcı Tuğçe Yaray ise yapay zeka uygulamaları ile dezenformasyon üretmenin oldukça kolay ve ucuz olduğunu ifade etti:
“Ses taklit uygulamaları veya sahte görseller üreten yapay zeka uygulamaları çoğunlukla bedava olarak kullanılabiliyor. Ücretli olanlar ise yalnızca birkaç dolar civarında. Ayrıca uygulamalar aracılığıyla sahte içerikler üretmek de oldukça kolay ve profesyonel olmayı gerektirmiyor. Daha önceden bir yapay zeka uygulaması kullanmayan bir kişi dahi çok kolay bir şekilde inandırıcı yalanlar yaratabilir. Yapay zekanın yalan üretme becerisi ile kötü niyetli kişilerin de işleri oldukça kolaylaştı.”
Yapay zeka uygulamalarının dezenformasyon barındıran içerikler üretmek için kullanılmasının yanında, bir bilgi kaynağı olarak kullanıldığından da bahseden Yaray, “Yapay zekâ tarafından bize iletilen bilgileri farklı kaynaklardan teyit etmekte de fayda var. Yapılan araştırmalar yapay zekâ uygulamalarının bazen bilerek kullanıcıya yalan söylediğini ve yanılttığını ortaya koymakta. Yapay zekaya koşulsuz bir şekilde güvenmek hata” diye konuştu.
Yapay zeka uygulamalarının bu kötü noktalarının yanında bir dezenformasyonu tespit etmek amacıyla kullanıldığını da söyleyen Saklıca, geliştirilen botların yardımı ile sahte görsel ve videoların tespit edilebildiğini belirtti.
Sahte içerikler seçimlerin sonucunu değiştirebilir
Küresel Riskler Raporu’na göre yapay zeka uygulamaları dezenformasyon içeren haberlerin yayılımını arttırdı. Rapora göre yapay zekanın ürettiği sahte içerikler demokratik seçimlerin ve savaşların gidişatını değiştirebilir. Yapay zeka seçimlerle dolu olacak 2024 yılı için büyük tehlike unsuru olurken, şimdiden başta Rusya-Ukrayna Savaşı olmak üzere birçok çatışma durumunda propaganda amaçlı kullanılmaya başlandı.
Rapor, dezenformasyon barındıran içeriklerin toplumsal olayları ve şiddeti artırabileceğine, demokratik ortamı yok ederek terörizme ve iç savaşlara neden olabileceğine vurgu yapıyor.
|