0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Üniversitelerin, çalıştıracak eleman ihtiyacı olmayan meslek gruplarında her yıl binlerce yeni mezun vermesi, ülkedeki eğitim-istihdam dengesinini bozdu. TÜİK’in 2021 yılına ait “Yükseköğretim İstihdam Göstergeleri” raporuna göre, yeni mezunlar arasında istihdam oranı en yüksek alan sağlık oldu. Eğitim, mühendislik, imalat ve inşaat alanlarında da istihdam oranı %77,8 ‘i buldu. 

Talep çok arz yok

Türkiye’de 131 devlet ve 78 vakıf olmak üzere toplamda 209 üniversite, 170 bin 561 akademisyen ve 8 milyonun üzerinde lisans öğrencisi bulunuyor. Eurostat verilerine göre, Almanya ve Fransa’da her 1000 kişiden 40’ı üniversite öğrencisiyken Türkiye’de bu sayı 95’i buluyor. AB ortalamasının 38 olduğu göz önünde bulundurulduğunda Türkiye’deki öğrenci sayısının fazlalığı daha net göze çarpıyor. 
 

Süleyman İrvan: Türkiye’de iletişim fakültesi sayısı fazla

TÜİK raporuna göre, lisans mezunlarında ortalama iş bulma süresi 13,6 ay olarak açıklanırken, ilk iş bulma süresinin en kısa olduğu lisans alanı sağlık oldu.  Gazetecilik ve enformasyon alanındaki bölümlerden mezun olanların işsizlik oranında ise bir yılda 9,9 puanlık bir düşüş yaşandı. TÜİK verileri, “Sosyal bilimler, gazetecilik ve enformasyon” alanındaki bölümlerden mezun olanlar ortalama 18 ay içinde ilk işini bulabildiklerini gösteriyor.
Türkiye’de iletişim fakültesi sayısının fazla olduğu ifade eden Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölüm Başkanı Süleyman İrvan, “Türkiye’de sadece iletişim fakültesi mezunlarının değil, daha iş garantili gibi görünen, eğitim fakültesi mezunu öğretmenler de iş bulmakta / atanmakta sorun yaşıyorlar. Bu bir bahane değil elbette. Şu bir gerçek ki özellikle ekonomik kriz dönemlerinde iletişim fakültesi mezunları iş bulmakta daha fazla zorlanıyorlar. Çünkü bizim mezunlarımızın çalışabilecekleri alanlar kriz dönemlerinde hızla küçülmeye gidiyor. Elbette Türkiye’de iletişim fakültesi sayısının fazla olduğu bir gerçek. Haliyle bu fakültelerden mezun olan sayıları da talepten daha fazla görünüyor.” dedi. Süleyman İrvan

“Gazetecilik yapanların yarısı iletişim fakültesi mezunu bile değil”

İletişim fakültesi sayısını azaltmanın tek başına bir çözüm olmadığını da belirten İrvan, şöyle konuştu;
“TÜİK tarafından 2022 yılında yayımlanan rapora göre, 2021 yılında gazete ve dergilerin yayın bölümünde çalışan 26 bin 953 gazetecinin sadece 17 bin 460’ı lisans ve lisans üstü mezunu. Bu mezunların ne kadarının iletişim fakültesi çıkışlı olduğunu ise kestirebilmek mümkün değil. Benzer sorun internet medyası için de geçerli. Halihazırda gazetecilik yapanların yarısı iletişim fakültesi mezunu bile değil. Gerçek böyleyken  iletişim fakültelerini kapatmak bir çözüm müdür? Eğer iletişim mesleklerine girişte iletişim fakültesi mezunlarının istihdamı teşvik edilirse daha çok iletişim fakültesi mezunu iş bulacaktır.”

TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş: İstihdam zorlaşıyor

Gazeteciliğin giderek daraldığını ifade eden TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş ise,  “Türkiye’deki birçok meslek grubuyla karşılaştırdığımızda gazetecilik mesleğinin çok fazla istihdam kaldırmadığını görüyoruz. Küçük bir alanda 50-60 bin kişinin çalıştığı bir meslek grubu gazetecilik. Ancak son yıllarda neredeyse her ile açılan iletişim fakülteleri sebebiyle her yıl binlerce genç sektöre dahil olmaya çalışıyor. Ancak hem gelişen teknoloji hem de iktidar baskısı nedeniyle daralan bir sektör haline geldik. Dolayısıyla büyüyen değil küçülen bir sektörde istihdam giderek daha da zorlaşıyor.” dedi
9. Köy’ün “medyada arz ve talep dengesinin nasıl sağlanacağına” yönelik sorusuna ise Durmuş, şöyle yanıt verdi;
“Öncelikle sektörün toplam hacminin hesaplanarak olası büyüme yada küçülmeler de dikkate alınarak iletişim fakültelerinin sayısının buna göre ayarlanması gerekiyor. İletişim fakültelerinin genel bir eğitimin yani sıra, alanın ihtiyaç duyduğu konularda eğitim müfredatını değiştirmesi gerekiyor. Örneğin bir gazeteci adayının asgari bir ekonomi haberini yazabilecek düzeyde ekonomi öğrenerek okulundan mezun olması medya kuruluşları açısından iktisat mezunu bir kişiye göre tercih edilir hale gelmesini sağlamak lazım.” 

“Mezun olduktan sonra kaygım daha da arttı”

Okula başlamadan önce de iş bulamama kaygısını taşıdığını ifade eden Yeditepe Üniversitesi
İletişim Fakültesi öğrencisi İpek Şahin de 9. Köy’e yaptığı açıklamada, “Beni tetikleyen şey bir çeşit idealistlikti. Kendimi geliştirebilirsem daha kolay iş bulabileceğimi sanıyordum. Ama okurken hem ana akımda, hem de alternatif medyada edindiğim kısa süreli deneyimlerimde dahi gazeteciliğin benim için böyle devam edemeyeceğini üzülerek anladım. Mezun olduktan sonra kaygım daha da arttı.” dedi.

HABER : Haber: Ramazan Eles