Koronavirüsle mücadelede hangi aşamadayız? Salgın kontrol altına alındı mı? Bu soruları ve yanıtlarını uzun süredir duymuyoruz, okumuyoruz. Salgın, gündemin ilk sıralarındaki yerini çoktan kaybetti ama virüs hala dolaşımda. İyi haberler gelse de Bilim Kurulu Eski Üyesi Alpay Azap, “Önlemleri kaldırmak doğru değil, salgın tehlikesi henüz bitmedi” dedi. 9. Köy Haber Merkezi’nin görüştüğü Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Ahmet Saltık ise Sağlık Bakanlığının bir aydır vaka sayılarını açıklamamasını eleştirdi.
Çin’de ortaya çıktığı düşünülen virüsü, Dünya Sağlık Örgütü pandemi kapsamına aldığında takvimler 11 Mart 2020’yi gösteriyordu. Salgın, bugüne kadar dünya üzerinde yaklaşık 15 milyon insanın ölümüne neden oldu. Uzun bir süre hayatı durma noktasına getiren ve yeni alışkanlıklar, yeni normaller inşa eden pandemi, bugün artık eskisi kadar konuşulmuyor. Dünya Sağlık Örgütü, 14 Eylül’de yaptığı açıklamada “Pandemiyi sona erdirmek için hiç bu kadar iyi bir konumda olmamıştık, henüz o noktada değiliz ama son yaklaşıyor” açıklamasında bulunmuş ve haftalık can kayıplarının Mart 2020’den bu yana en düşük seviyeye geldiğini duyurmuştu.
Peki bu açıklama, tedbirleri gevşetmek için yeterli mi?
Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK) Yönetim Kurulu Üyesi Alpay Azap, sona gelinmiş gibi görünse de salgının henüz bitmediğine vurgu yaptı. Azap, Dünya Sağlık Örgütü’nün henüz pandemi bitti demediğinin altını çizerek “Hala alacağımız bir mesafe var. Örneğin aşılamada eksikler var, hatırlatma dozlarını olmayan çok sayıda kişi var, ülkemizde de dünyada da daha ilk dozlarını bile olmayanlar var. Dolayısıyla henüz pandemi bitti diyemiyoruz. Dünya Sağlık Örgütü, pandemi bitti demeden de pandemi önlemlerini kaldırmak doğru olmaz” açıklamasında bulundu.
KLİMİK Yönetim Kurulu Üyesi Alpay Azap
“Sona yaklaşılmış gibi görünüyor fakat salgın henüz bitmedi”
Virüsle mücadelede bir rehavete kapılma durumunun söz konusu olduğunu dile getiren Azap, “Kışın gelmesi ile de hasta sayılarında bir artış görmeye başladık. Aşılanmayanların ya da aşının işe yaramadığı, bağışıklığı baskılanmış kişilerin, yaşı çok ileri olup altta yatan ciddi hastalıkları olanların ve aşılarını eksik bırakmış kişilerin hastaneye yatışı devam ediyor ve hatta ölümlerle de sonuçlanabiliyor. Omicron varyantı, Delta varyantına ve orijinal virüse kıyasla daha hafif enfeksiyon yapıyor. Ancak hala gripten daha öldürücü” şeklinde konuştu. Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Saltık’a göre ise vaka sayılarının 2 Ekim’den bu yana açıklanmaması halkın gözünde salgının bittiği algısına yol açıyor. Sağlık Bakanlığının haftalık bile olsa artık açıklama yapmadığını söyleyen Saltık ”Birçok ülke hala günlük olarak vaka sayılarını açıklamaya devam ediyor. Ancak Türkiye’deki durumu resmi olarak bilemiyoruz. Sağlık bakanlığı, herhâlde olgu sayılarını küçük ve önemsiz görüyor o nedenle düzenli açıklama yapmaktan kaçınıyor. Bu en iyimser senaryo. Öyle bile olsa gerçek durumun halka ulaştırılmasında büyük yarar var. Hepimizin salgının seyri hakkında bilgi sahibi olma hakkı var” ifadelerini kullandı.
Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Saltık
“Önümüzdeki birkaç ay içinde yeni bir dalga bekliyoruz”
Vaka sayılarında yaşanan artışlar, yakın zamanda yeni bir dalga yaşanır mı endişesini de beraberinde getirdi. omicronun yeni alt varyantlarının dolaştığını ve bunların yeni bir dalgaya sebep olabileceğini söyleyen Biim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alpay Azap, “Pandeminin başından beri çok şey öğrendik, öğrendiğimiz şeylerden biri de şu ki; Batı Avrupa ve Kuzey Amerika’da pandemi ile ilgili gelişmeler birkaç hafta sonra bizim ülkemize yansıyor. Batı Avrupa’da ve Kuzey Amerika’da hastaneye yatışların arttığını görüyoruz. Almanya’daki yoğun bakım yataklarının yüzde 83’ü dolu durumda. Bu bakış açısıyla bakınca şu an bizim ülkemizde de son birkaç haftadır vaka sayılarında bir artış söz konusu. Bu artış daha da artarak devam edecektir. Bu noktada omicronun yeni alt varyantlarının dolaşıyor olduğunu tahmin ediyoruz. Önümüzdeki bir iki ay içerisinde bu varyantlarla yeni bir dalgayı bekliyoruz” diye konuştu.
“İkili salgın riski ile karşı karşıyayız”
Prof. Saltık ise kış mevsiminin gelmesi ile covid-19 ve gribal enfeksiyonların bir arada seyredebileceği ve bu durumun özellikle 65 yaş üstü bireylerde ciddi risk oluşturabileceğine değindi. Saltık, “Grip mevsimi başladı, dolayısıyla birçok insan gribe yakalanacak. Bu dönemde özellikle 65 yaş üstü insanlar için grip riskli olabiliyor. Bir takım kronik hastalıklarınız varsa da grip sorun oluşturabiliyor. ‘Grip mi, Covid mi?’ bu ayrımı iyi yapmak gerekiyor. İki salgın ya da ikili salgın adı verilen bir risk ile karşı karşıyayız. Özellikle 65 yaş üstü insanların grip aşısı olmasında fayda var” dedi.
Aşılama süreci ile ilgili kafaları karıştıran bir diğer nokta ise mevcut aşıların yeni varyantlar üzerinde etkili olup olmadığı konusu. Prof. Dr. Azap’a göre aşıların yeni varyantlar üzerindeki etkisi, azalmakla beraber devam ediyor. Azap, “Aşıların etkinliği omicron ve önceki varyantlara kıyasla biraz daha azaldı ama hala devam ediyor. Özellikle ağır hastalık ve ölümden korumada daha da etkililer” dedi.
Ne kadar süre daha aşı olmaya devam edeceğiz?
Süreçle ilgili merak edilen bir diğer konu ise aşı olmaya ne kadar süre daha devam edeceğimiz. Saltık, bu durum için net bir şey söylenemese bile öngörülen bazı senaryolar olduğuna değindi ve şöyle özetledi:
“Bilim dünyasının beklentisi; gribe benzer bir tablo ile yılda 1 aşı, kötümser senaryoyla ise 2 aşıyla devam edebiliriz yönünde. Fakat henüz netleşmedi. Sevindirici durum, aşağı yukarı 10-11 aydır omicronun yeni ve tehlikeli bir varyantı gelişmedi. Ama virüs dolanımını sürdürüyor. Hızı yavaşlamış da olsa sürdürüyor. Dolayısıyla kötü senaryoda da her an yeni ve bulaştırıcı, tehlikeli varyantlar gelişebilir. Bu senaryoda yılda bir kez, iki kez aşı ile korunma planı suya düşer. Dünya Sağlık Örgütünün salgının biteceği tarihe yönelik öngörüsü; gelişmiş ülkeler için 2023 sonlarında, gelişmekte olanlar için 2024, yoksul bıraktırılmış ülkeler için ise 2025 sonlarıydı. Ancak pandeminin bitiminden sonra bir aşı planı konuşmak olanaklı olabilir, şimdi ne söylersek çok temelli olmayacak. Şu an için tavsiye edilen, hatırlatma dozlarına Sağlık Bakanlığının öngördüğü şekilde devam edilmesi.”
Koronavirüs aramızda dolaşmaya devam edecek
Peki bundan sonra ne olacak? Uzmanlar, virüsün kontrol altına alındıktan sonra da aramızda dolaşmaya devam edeceği konusunda hemfikir. Azap, “Dünya Sağlık Örgütü, geçtiğimiz ay başında pandeminin sonunun yaklaştığını söyledi. Yaklaştığından kasıt, pandeminin endemik hale geçişi. Niye yaklaştığını düşünüyoruz çünkü aşıların çok etkili ve koruyucu olduğunu gördük, ikincisi tedaviler çeşitleniyor. Durum böyle olunca da virüs, belli bir yerden sonra sadece ciddi risk grubunda olan kişilerde ağır seyredebilen ve ölümlere yol açabilen bir solunum enfeksiyonu olarak aramızda dolaşmaya devam edecek” dedi.