DOLAR 34,0895 0.03%
EURO 37,6366 0.01%
ALTIN 2.754,970,09
Ankara
28°

AÇIK

Sokak hayvanları sinemada: Dikkat Köpek Var!

Sokak hayvanları sinemada: Dikkat Köpek Var!

“Satın alma sahiplen” temasıyla çekilen ilk uzun metraj film “Dikkat Köpek Var" sinemalarda izleyiciyle buluştu. Hayvan haklarına dikkat çeken yapımcı Nusret Toplar, sinema sektöründe sokak kedisi ve sokak köpeklerinin sesi olmak amacıyla bu filmi çektiğini söyledi.

ABONE OL
13 Ocak 2023 00:00
Sokak hayvanları sinemada: Dikkat Köpek Var!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Artık sokak hayvanlarının da bir filmi var. Türkiye’nin ilk yerli sokak köpeği filmi Dikkat Köpek Var, sinema salonlarında izleyiciyle buluştu. Hayvan haklarının bilinir görünür olması için harekete geçen yapımcı Nusret Toplar yazdı, çekti ve oynadı. Toplar, konuşamayan, derdini anlatamayan sokak kedisi ve sokak köpeklerinin sesi olmak amacıyla bu filmi çektiğini söyledi.

“Dikkat Köpek Var” filmiyle sinemaseverlerin karşısına çıkan oyuncu ve yapımcı Nusret Toplar, hayvanlara haklarına sosyal sorumluluk hassasiyetiyle yaklaşıyor. “Film ve sinema sektöründe olduğum için, kendi sektörümde sokak kedisi ve köpeklerinin sesi olmaya karar verdim” diyerek bu yola çıkan Toplar, filmin oluşma sürecini 9.Köy’e anlatı.

Almanya’nın Münih kentinde doğduğunu ve 2018 yılından beri Türkiye’de temelli olarak yaşadığını söyleyen Nusret Toplar,  filmi çekmeye neredeyse çocukken karar verdiğini ifade etti ve şöyle konuştu:

“Çocukken Türkiye’de sokaklarda gördüğüm kedi ve köpeklere çok üzülüyordum. Almanya’da sokak hayvanlarıyla hiç karşılaşmamıştım ve Türkiye’dye döndüğümde bu durumla yine karşılaşınca bir proje yapmayı aklıma koydum.”

12 yıl Almanya’da oyunculuk yaptığını söyleyen Nusret Toplar, önce 13 bölümlük bir Youtube dizisi olarak yayınladığını sonra sinemaya dönüştüğünü şu sözlerle anlattı:

“Film ve sinema sektöründe olduğum için, kendi sektörümde sokak kedisi ve köpeklerinin sesi olmaya karar verdim. Önceliğim belgesel olmadı, çünkü çok fazla belgesel yapıldı. Aslında insanları sokak hayvanlarına yönlendirip onların yaşadıkları zor durumları göstermek ve bir yandan da insanları güldürmek istedim. Bunun üzerine absürt bir komedi hikayesi yazmaya başladım. Ve böylece 13 bölümlük bir dizi senaryosu ortaya çıktı. Dizinin devamının gelmesini bekleyenler bize hep yazıyordu. Biz de onlara sürpriz yaptık ve sinema filmi yapmaya karar verdik. İnsanların salonlarda film izlemeye ve gülmeye de ihtiyacı var. Sinema salonları pandemiyle beraber zor dönemlerden geçiyor, biz de dijital platformlar yerine filmimizin sinemalarda olmasını istedik.” 

“Bal, çok iyi bir rol arkadaşıydı”

Konu olarak “Satın alma sahiplen” ve “mamalarına dokunma, dağıtma ve saygı göster” sloganlarına dikkat çektiklerini söyleyen Toplar, ayrıca filmde  ‘kadına şiddet’ ve ‘geri dönüşüm’ konularının da küçük küçük mesajların  olduğunu belirtti. Filmin ana kahramanı olan köpek ‘Bal’ ın hikayesi hakında bilgi veren yönetmen, “3 yıl önce ormana terk edilmiş bir deri bir kemik kalmış, yaşaması bile mucize olan bir köpekti bal. Ancak Bal yaşama tutunmayı tercih etti. Birçok yeteneği vardı ama her şeyin başında çok insan canlısıydı. Sağlığına kavuşsa da önündeki tek engel ‘Yasaklı ırk’ olmasıydı. Ancak Bal arama kurtarma, koku takibi ve sosyal köpek yeteneklerine sahipti. Biz de şans eseri Bal’ın eğitmeni Göktan Eker ile tanıştık. Filmde “Yasaklı ırk” bir köpek ile çalışmak istedik ve Göktan Bey, Bal’dan söz etti. Bal ile ilk karşılaşmamızda samimi ve sıcakkanlı bir etkileşim oldu, böylece Bal filmimizin yıldızı oldu.”

 Köpeklerin ve kedilerin sahiplerini çok sevdiğini, can dostu olduğunu ve sevgiden anladıklarını söyleyen Toplar hayvan sevgisinş “Siz hayvanlara ne kadar çok sevgi gösterirseniz, o da size misliyle o sevgiyle gelir. Moraliniz bile bozuk olduğunda sizi motive etmeye çalışır, kuyruğunu sallar ve destek olur.” diye anlatıyor.  

“Hayvanseverler çok inatçı ve asla pes etmiyorlar”

Filmde de “Satın alma, sahiplen!” sloganına dikkat çektiklerini belirten Toplar, hayvanların satılmasının kendilerini çok üzdüğünü ve bunun değişmesi için ellerinden geleni yaptıklarını belirtiyor. Sokak hayvanlarına yapılan şiddet ve barınaklarda yaşanan katliamlar, uzun süre gündemde kaldı. Bir hayvan hakları savunucusu da olan  yönetmen, “Görmediğimiz ve duymadığımız şiddet olayları da oluyordur eminim ki, ama iyi ki sosyal medya var ve her şeyi anında takip edebiliyoruz. Hayvanseverler de bir şiddet olayı olduğunu duyduğunda hemen oraya hücum edebiliyorlar. Bu problemi hep beraber çözmemiz lazım, bir futbol takımı gibi düşünmemiz gerek. Herkes en iyi bildiği şekilde hayvanların daha iyi olması için uğraşmalı. Çünkü hayvana şiddet yapan insan, kim bilir savunmasız bir çocuğa nasıl bir şiddet gösterir, bu korkutuyor bizi.”  

Son dönemde getirilen yasayla beraber, evcil hayvanlara mikroçip uygulanması da zorunlu kılındı. Hatta süresi sona erdi ve evcil hayvanına mikroçip takmayan sahiplere ceza ödenmesine karar verildi. Bu durum da sokağa terk edilen evcil hayvan sayısında artış olmasına neden oldu. Hayvan hakları aktivisti Nusret Toplar bu konuda da “Hiçbir yavru, herhangi bir sebep için sokağa terk edilmemeli. Sahiplendiğiniz yavrular sonuç itibariyle oyuncak değiller. Mikroçip uygulamasıyla ilgili zorunluluk süresi umarım esnetilir” dedi.

HABER : Haber: Deniz Ali Tatar

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. KVKK uyarıları ve detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.