ANKARA- Büyükşehirlerde sayıları giderek artan sokak hayvanı bakım merkezleri, gönüllü destekleriyle ayakta durmaya çalışıyor ama bu kış onlar için çok zor geçiyor. Mama, kömür, odun gibi masrafları artan hayvan kurtarma merkezleri tüm hayvanseverlerden destek bekliyor.
Ankara’nın Gölbaşı ilçesinde bulunan Patiliköy Hayvan Sığınağı kâr amacı gütmeksizin, aile gönüllülüğü prensibiyle çalışan merkezlerden sadece biri. 750 köpeğe ev sahipliği yapan Patiliköy, sosyal medya üzerinden yapılan ihbarlarla yaklaşık beş yıldır sokaktaki canlara gıda, tedavi, barınma ve ısınma gibi temel konularda destek oluyor. Gönüllülerin desteği ile ayakta duran Patiliköy’ün kurucularından Emre Kapan, artan bakım masraflarını ve desteğe duyulan acil ihtiyacı 9.Köy okurları için anlattı.
“Ortalama günlük 10 bin lira mama tüketimimiz var” diyen Kapan, günlük kuru mama tüketiminin 8 bin lirayı aştığını bunun yanı sıra engelli ve yavru hayvanlar için ayrıca mama temin ettiklerini anlattı. Kapan, son bir ayda 15 kilogramlık mama fiyatının 105 liradan 210 liraya çıktığını söyledi. Patiliköy’de günlük 50 torba mama tüketiliyor. Gönüllülerin desteği ile tesis dışında da yüzlerce kediye ve köpeğe yardım ediliyor.
Patiliköy’de her gün yaklaşık 50 soba yanıyor. Soğuk kış günlerinde hayvanların sıcak ve güvenli bir ortamda yaşamasına gayret ettiklerini belirten Emre Kapan, günlük 2 ton kömür tüketimleri olduğunu, ısınma masrafının 8 bin lirayı bulduğunu söyledi. Kapan, “İki ay önceye kadar kömürün tonu bin 100 lira civarındaydı. Şimdi 3 bin 800 ila 4 bin liraya çıktı” dedi.
Kapan, hayvanların gördüğü şiddete ve maruz kaldıkları kötü muamelelere dikkat çekti. Saldırgan hayvanlarla ilgili olarak “Emin olun insanlardan şiddet görmüştür. Yoksa şiddet görmeyen hiçbir köpek saldırmaz” diyen Kapan, hayvanların sokakta şiddet görmesi, soğuğa ve açlığa maruz kalması nedeniyle hırçınlaştığını belirtti. Kısırlaştırmanın önemini vurgulayan Kapan, kısırlaştırma ile hayvan nüfusunun kontrol altına alınabileceğini, böylece yaşanan sorunların azalacağını ifade etti.
Kapan, hayvanların sağlığı ve huzurlu yaşaması için neden kendini adadığını şu sözlerle ifade etti: “Hayatta her başarılı işin arkasında gizli kahramanlar vardır. Tarihte de böyledir. Biz de onların kahramanı olmayı seçtik. Hayvanlar olmadan bir gün bile geçirmek mümkün olamaz. Bir müddet sonra çocuğunuz gibi oluyor. Her biriyle ayrı bağımız var.” Hayvanların sevgiye ve ilgiye ihtiyaçlarını vurgulayan Kapan, gönüllülere ve hayvanseverlere destek çağrısı yaptı. Kapan, “Beklentim şu. Birileri maddi olarak bir şey yapamıyorsa bile bir hayvanın başını okşasın. Çünkü onların sevgiye ihtiyacı çok fazla. Herkes imkanları dahilinde bir kap mama, bir kap su versin” dedi.
Zekiye Taş Köklü Ankara’da 13 yıl önce eşiyle birlikte 45 hayvanla yola çıkarak bir merkez ve dernek kurdu. Köklü, bugün 300 engelli, hasta, yaşlı köpeğe ev sahipliği yapan Hayvan Kurtarma Derneği Rehabilitasyon Merkezi’nin geçirdiği zor günleri 9.Köy’e anlattı.
Köklü, kuru mama fiyatlarında son iki ayda ağırlaşan zamlar nedeniyle alım yapamaz hale geldiklerini söyledi, 210 liraya çıkan 15 kilogramlık mama torbasından günlük 16 adete ihtiyaç duyduklarını, tüm bu masrafın gönüllü desteklerle karşılandığını belirtti. Ancak aylık bağışta bulunan gönüllülerin desteğinin artan fiyatlar karşısında yetersiz kaldığını belirten Köklü, “100 lira gönderen insan yine 100 lira gönderiyor ama buranın giderleri çok fazla arttı. Korkunç bir maliyete dönüştü. Gönüllülerimiz bize destek olmaya çalışıyor ama herkesin geliri sabit. Ödenemez hale geldi” diye konuştu.
Hayvan Kurtarma Derneği’nin internet sitesinde rehabilitasyon merkezinin ihtiyaçları sıralanıyor. En önemli ihtiyaç mama ve ilaç. Ancak bunlar dışında da gönüllülerin karşılayabileceği ihtiyaçlar var. Bunlar arasında pirinç, makarna gibi gıda ürünlerinin yanı sıra eski giysiler, kulübe yapımında kullanılabilecek malzemeler, temizlik malzemeleri, battaniye, yorgan, tasma, çit, palet, metal kap gibi malzemeler de var.
Hayvan Kurtarma Derneği Başkanı Köklü’ye göre hayvan bakımının temelinde kısırlaştırma var. “Ev hayvanı da olsa sokak hayvanı da olsa kısırlaştırma yapılması gerekiyor” diyen Köklü, sokak hayvanlarına yönelik şikayetlerin popülasyon artışından kaynaklandığı görüşünde. Köklü, bu sorunu ortadan kaldırmak için en doğru yaklaşımın “Kısırlaştır, aşılat, yaşat” ilkesine uygun davranmak olduğunu söyledi.
Köklü şunları vurguladı: “Kısırlaşan bir hayvan zaten sakin olur. Sürü oluşturmaz. Sokağında çok rahat yaşar. Bizce kesinlikle bir yere kapatılmamalılar. Zaten ekolojik sistem anlamında da sıkıntılı. Hayvanların ormanlara atılması veya bir yerlere kapatılması doğru değil. Kedi sayısı artıyor, onlardan da çok şikayet alınıyor. Kedi olmazsa bu sefer farelerle yaşarlar. İnsanlar bu sonu kendileri hazırlıyor. Yurt dışında çok örnek var. Fareler evlerinin çevresinde geziyor. Yaşayabilmemiz için hayvanları yaşatmamız lazım.”
Gönüllülerin desteği ve kendi imkanlarıyla bin 200 kısırlaştırma yaptıklarını belirten Köklü, toplu hayvan bakımında belediyeleri eleştirdi ve şunları söyledi: “Belediyeler kısırlaştırmayı doğru düzgün merkezlerde yapmadıkları için insanlar güvenip onlara kısırlaştırılması için hayvan götürmüyorlar. Bilinç yok. Mesela şu ayda doğan bebeklerin hepsi ölecek. Bunun vebali de görevini yapmayan belediyelerin ve onları cezalandırmayan devletindir.”
HABER : Deniz Dalgıç
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. KVKK uyarıları ve detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.