Merve Büyüktaş
Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi’ne göre, 2022 yılı sonu itibariyle Türkiye nüfusu 85 milyon 279 bin 553. Nüfusun 22 milyon 578 bin 378’ini ise çocuklar oluşturuyor. Türkiye’de seçme ve seçilme yaşı 18.
Siyasetçilerin zaman zaman çocuklar için dile getirdiği vaatler, iş onlarla ilgili politika üretmeye gelince neden unutuluyor? Bu soruyu çocuk ve gençlik çalışmaları uzmanı Ceren Suntekin’e ve Her Yer Çocuk’tan Hatice Göz’e sorduk.
Çocuk ve gençlik çalışmaları uzmanı Ceren Suntekin, çocukların toplumda birey olarak görülmediğini, araç olarak kullanıldığını belirtti: “Toplumda çocukların bir birey olarak görülmemesi onları ilgilendiren her konuda araçsallaştırılmalarına neden oluyor. Siyaset bunun en bariz ve kötü örneklerinden biri maalesef. Çocuklar birer süs eşyası gibi siyasetçilerin yanında, çoğu zaman kucaklarında… Çocuklar kullanılıyor. Göz göre göre her yerde gördüğümüz için normalleştirdiğimiz bir istismar durumu yaşanıyor.”
Çocukların oy hakkı olmadığı için siyasetçiler tarafından dikkate alınmadıklarını da belirten Suntekin şöyle devam etti: “Çocuklar oy kullanmasa da kullanılan oyların, verilen kararların sonuçlarından doğrudan etkilenen en büyük grup. Siyasetçilerin zaman zaman internet ya da bilgisayar indirimi gibi vaatleri bile günün sonunda çocuğa bakım verene bir vaade dönüşüyor. Çocukların ihtiyaçlarını ancak onlara sorarak, onları dahil ederek, onlara kulak vererek, onlarla birlikte yaşadığımızı kabul ederek anlayabiliriz. Fakat yetişkinlerin çocuk algısı çocukların katılım haklarını kullanmalarına engel oluşturuyor. Bu da seçim çalışmalarında çocukların ‘maskot’ olarak görülmesinden öteye gidemiyor.”
Çocuk hakları aktivistlerinin 2007 yılında kurduğu “Her Yer Çocuk” adlı sivil toplum örgütünden Hatice Göz de çocukların hak ihlali ve istismara uğradığına dikkat çekti: “Çocuklar, birey, özne, toplumun aktif bir parçası olarak görülmüyor. Doğalında tüm politikalar da buna göre şekilleniyor; çocukların değil sermayenin, kurumların, genel olarak yetişkinlerin çıkarı gözetiliyor. Günlük yaşamda çocuklar bunun acısını her an hak ihlali ve istismara uğrayarak çekiyorlar” dedi.
Hatice Göz, çocukların seçim zamanlarında da diğer zamanlarda da vitrin unsuru, fotoğraf olarak kullanılırken acil taleplerinin karşılanmadığını, sorunlarının çözülmediğini de sözlerine ekleyerek şunları ifade etti: “Çocukların ‘gülen yüzleri’ kullanılabiliyor. Acıları, yoksulluk ya da neşeleri siyasetçilerin malzemesine dönüşüyor. Vaatler de böyle şekilleniyor:Kreş, oyun parkları ve yeşil alanlar hiç konuşulmuyor.”
Kaynakların, öncelikli olarak çocuklar için kullanılması gerektiğini belirten Göz şunları söyledi:
“Çocukların bir öğün yemeği için bütçe ayırabilecek olan belediyeler bunu tercih etmiyor. Çocuklarla ilgili her şeyin sınıfsal ve politik olduğunu bilmek ve onları hakları olan bireyler olarak tanımak ilk adım olacaktır. Herhangi bir yönetim ne kadar halkçı, kamucu ise bunu çocukların ihtiyaçlarını önceliğe almalarından anlayabiliriz. Çokça söylenenin aksine çocuklar gelecek değil şimdi, şu an çocuk. Ve çocuklarla ilgili atılacak tüm adımlar şu andan mahalleden, belediyeden, okuldan başlanarak atılmalı.”
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. KVKK uyarıları ve detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.