DOLAR 34,7636 0.07%
EURO 36,5880 0.11%
ALTIN 2.957,840,25
Ankara

KAPALI

Meriç’in içine şimdi de HES yapılıyor!
  • 9.Köy
  • Çevre
  • Meriç’in içine şimdi de HES yapılıyor!

Meriç’in içine şimdi de HES yapılıyor!

Meriç Nehri’nde yapılan Arşimet Burgu Türbinli Hidroelektrik Santrali çevrecileri ayağa kaldırdı. Çevrecilere göre, daha yapım aşamasındayken toprak kaymasına neden olan proje, Meriç'i öldürecek.

ABONE OL
26 Aralık 2022 00:00
Meriç’in içine şimdi de HES yapılıyor!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Edirne Valiliği tarafından Meriç Nehri üzerinde yürütülen ‘3 Nehir 1 Şehir’ projesi kapsamında yapımı devam eden Arşimet Burgu Türbinli Hidroelektrik Santrali’nin (HES) kısa zamanda faaliyete geçirilmesi planlanıyor. Meriç Nehri’nin bu kadar çok inşaat alanını kaldıramayacağını söyleyen çevreciler ise, projenin Meriç’i öldüreceğini vurguluyorlar.
Valilik, kurulmakta olan HES’in yaklaşık 6 bin hanenin elektrik ihtiyacının karşılanacağı açıklandı. Valiliğin konuyla ilgili açıklamasında proje şöyle tanıtıldı;
“Meriç Nehri yatağında devam eden inşaatta 3 ana bağımsız bölümden oluşan 35 bin metrekarelik bina, su giriş binası, burgu yatağı binası ve su çıkış kanalı binası bulunuyor. Meriç Nehri üzerine yapılacak hava şişmeli lastik savak sonrası Edirne’de yaklaşık 6 bin hanenin elektriği üretilecek. 4 metre çapında, 210 metre uzunluğundaki 14 burgunun çalışması ile dünyanın en büyük Arşimet Burgu Türbinli Hidroelektrik Santrali olacak.”

Çevreciler tepkili: “Meriç ölüyor”

Ancak projeye çevrecilerin tepkisi büyük; Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ayten Eren projenin nehirdeki canlı yaşamına ve ekolojik sisteme zarar vereceğini vurguladı. 
9. Köy’e konuşan Eren, mevcut koşullarda HES projesinin gerekliliğini de sorgluyarak, şöyle konuştu;
“Enerji elde etmek gibi bir ihtiyaç olduğunu düşünmüyorum. Bu enerji ihtiyaç mı öncelikle bunu sorgulamak lazım. İkincisi, bu enerji ihtiyacını neden sürdürülebilir, yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılamıyoruz? Neden nehrin ekosistemini bozarak nehrin orta yerine inşaat yapılıyor? Bu bir tercih değil bu akıl dışı bir şey. Nehrin biyolojik, ekosistemi incelenmesi gerekiyor. Bu projeler müteahhitlere bırakılmış bilim dışı “ben yaptım oldu” projeleri diyebiliriz.”

“Kastamonu’da yaşadığımız felaketleri burada da yaşayacağız”

Eren, Kastamonu da yaşanılan sel felaketinin aynısını Meriç havzasında da yaşanma ihtimaline dikkat çekerek, tarihi taş köprünün de yok olabileceğini söyledi. Eren, “Meriç Nehri aslında hassas ekosistem olarak biliniyor.  Şu an projenin nehir içinde yapılan inşaatının kapladığı alanlar Meriç’e büyük zararlar veriyor. Proje kıyıda 10 bin 450 metrekare alanı kapsıyor. Yani  bu kadar büyük bir inşaatın içinde yapılmakta olduğu nehrin artık öldüğünü söyleyebiliriz” dedi. 

Proje bitmeden toprak kayması oluştu

Proje bitmeden erozyonun yaşandığını söyleyen Eren, HES projesinin tarıma ve canlılara vermekte olduğu zararları da şöyle anlattı; 
“O bölgede yaşayan tarım yapan insanların daha proje bitmeden tarlaları kaydı. Daha yapımı bitmeden erozyona uğramaya başladı topraklar. Doğal afetlere kapı açıldığını söyleyebiliriz. Uluslararası kıyı anlaşmaları, yüzey suları anlaşmalarına bakılırsa ihtilafa düşülecek muhtemelen.”
HES projesinin Meriç içinde yaşamı da bitireceğine dikkat çeken Eren, “Nehrin içinde yaşayan canlılar tehdit altında” dedi. Eren şöyle konuştu;
“Nehrin içinde 39 tür canlı var. Proje tanıtım dosyasında şöyle yazıyor, sadece balıklara zararı olmayacak. Balıklar o burgunun içinden geçecek deniliyor. Halbuki biyolojik bir sistem var. Her bir canlı başka bir canlının besin kaynağı. Orada bir besin zinciri var ve siz nehri sınırlayarak o besin zincirini bozmuş oluyorsunuz. Nehirdeki yaşamı bitiriyorsunuz. Suyun içinde oluşan nehir hareketlerinin değişmesi bitkilerin ölümlerine sebep olacak.İnşaat yapımı sırasında yine kuş göçlerine zarar verdiler.”

“HES projeleri çevreye büyük zarar veriyor”

Çevre Mühendisi Serdar Murad Uçar ise, HES projelerinin yapım aşamasında çevre dostu diye ifade edilmesine rağmen, yapımı sırasında çevreye büyük zarar verdiklerine vurgu yaptı. Uçar, “HES’lerin yapım aşamasında, üzerine inşa edilecek dere, kanallar ile başka yöne akıtılmaktadır ki, bu işlem sırasında da çevreye zarar verilmesi söz konusudur. Ayrıca inşaat noktasının ilerisindeki tarımsal alanlarda bundan etkilenmektedir. Üzerine inşa edilen dere içerisinde yaşayan canlıların yaşamına müdahale edilmekte bu durumda o canlıların ölümüne neden olmaktadır” dedi.
Uçar, HES bölgelerinin erozyona da sebep olduğunu vurgulayarak, “HES’lerin inşa edildiği bölgelerde erozyon ve sel oluşumunda artış gözlenmiştir. Özellikle yoğun yağış rejimlerinin olduğu mevsimlerde, HES’in bulunduğu setlerin veya barajların taşmaması ve yıkılmaması için tahliye sistemleri devreye alınmakta olup, bu da HES’in ileri noktasında bulunan yerleşim yerlerini sel ve su baskınları konusunda çaresiz bırakabilmektedir. Zaman zaman, aşırı yağışlar sonucu bu tahliye sistemlerinin bile yeterli olmadığı ve taşkın sonucu bir felaketler zinciri yaşanabilmektedir”  dedi.

HABER : Haber: Fatma Boz

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. KVKK uyarıları ve detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.