DOLAR 34,2035 -0.06%
EURO 37,5814 0.24%
ALTIN 2.881,730,44
Ankara
23°

KAPALI

Kadın gazetecinin çilesi bitmiyor; hem şiddet görüyor, hem yargılanıyorlar!
  • 9.Köy
  • Gazetecilik
  • Kadın gazetecinin çilesi bitmiyor; hem şiddet görüyor, hem yargılanıyorlar!

Kadın gazetecinin çilesi bitmiyor; hem şiddet görüyor, hem yargılanıyorlar!

Türkiye'de gazetecilerin yaşadığı sıkıntılara son dönemde toplumsal olaylarda karşılaştıkları şiddet de eklendi. Özellikle kadın gazetecilere fiziksel şiddet giderek yaygın hale geldi. Görev sırasında hem darp edilen, hem de "polise görevini yaptırmamak" suçlamasıyla mahkemeye çıkan Sibel Hürtaş'a göre, gözaltı ve yargılamalar gazeteciler açısından "cezalandırmaya" dönüştü. Gazeteci Eylem Nazlıer ise, şiddete rağmen görev yapmaktan vazgeçmeyeceğini vurguladı.

ABONE OL
6 Haziran 2023 15:19
Kadın gazetecinin çilesi bitmiyor; hem şiddet görüyor, hem yargılanıyorlar!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Türkiye’de son dönemde meydana gelen toplumsal olaylarda, kadın gazetecilerin maruz kaldığı şiddet görünür hale geldi. Kadın gazeteciler, sadece darp edilmekle kalmıyorlar, bir de gözaltına alınıyorlar. 
Türkiye Gazeteciler Sendikası Ankara Şube Başkanı Sibel Hürtaş da, hem şiddete maruz kalan, hem de gözaltına alınan gazetecilerden. Hürtaş, 2020 yılının Temmuz ayında baro başkanlarının Çoklu Baro Sistemini protesto etmek için TBMM önündeki eylemini takip ederken polisler tarafından darp edilerek gözaltına alındı. Üstüne bir de kendisini gözaltına alan polislerin iddiaları ile, “görevi yaptırmamak için direnmek” suçlamasıyla Hürtaş hakkında dava açıldı. 
9. Köy Haber Merkezi, Ankara 37. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davanın üçüncü duruşmasını izledi,  ardından da gazeteci Sibel Hürtaş ile görüştü.
Hürtaş’ın yargılandığı davanın duruşmasında ifade veren müşteki polis memuru S.S., kendisi ve diğer müşteki polis memuruna “fiili saldırı olduğunu”, bu nedenle şikayette bulunduğunu söyledi. Hürtaş ise, polis memurunun iddialarının “hayatın olağan akışına aykırı olduğunu” savunarak, “Benim tek başıma 3 tane polisi, çevik kuvvet polisini darp ettiğim iddia ediliyor. O açıdan biraz trajikomik bir dava, ilginç” diye konuştu. TGS Ankara Şube Başkanı Sibel Hürtaş ve avukatları

Duruşma sonrasında 9. Köy’e açıklamalarda bulunan Hürtaş, baro protestosunun yaşandığı gün polislerin kendisini sabah saatlerinde gözaltına aldığını, akşam ise bırakıldığını söyleyerek, “Sonrasında beni gözaltına almadıklarını iddia ettiler. Ben ‘yok hayır gözaltındayım’ diye onlara kabul ettirmeye çalıştım. Öyle de garip bir süreç yaşadık” dedi. Gösteriyi izlerken ve gözaltına alınma sürecinde darp edildiğini, doktordan aldığı darp raporuyla polisler hakkında suç duyurusunda bulunduğunu vurgulayan Hürtaş, ancak savcılığın kendi şikayetine “takipsizlik” kararı verdiğini söyledi.

 
“Uzun yargılama süreci, cezalandırmaya dönüşüyor…”

Gazeteciler hakkında açılan davaların uzun sürdüğünü, bunun gazeteciler açısından “bir cezalandırma sürecine dönüştüğünü” de söyleyen Hürtaş şöyle konuştu:
“Çok sayıda davam var. Bu davaların temel bir amacı var. Gazetecilerin kriminalize edilmesi, habere erişiminin engellenmesi. Ben orada bu haberi izleme ısrarım ve inadım yüzünden darp edildim ve yargılanıyorum.”

Kendisinin de uzun yargılama süreçlerine örnek başka bir davasının olduğunu belirten Hürtaş,  “bu davaları uzun tutmanın bir nedeni var. Ceza veremedikleri için böyle uzun bir yargılama sürecine maruz bırakıyorlar. Mahkemeden bir karar çıkmadan da cezalandırılmış oluyoruz” diye konuştu. 

Şiddete maruz kalan gazeteci Nazlıer: “Geri adım atmayacağız”

Görev yaparken şiddete maruz kalan bir başka kadın gazeteci ise geçen hafta Türk Tabipleri Birliği (TTB) eylemini gazetesi Evrensel adına izleyen Eylem Nazlıer oldu. TTB gösterisini izlerken bir polis tarafından boğazı sıkılarak darp edilen Nazlıer, olay sonrasında yaşadıklarını şöyle anlattı;
“Hiçbir şekilde görüntü çekmemize izin vermediler. Yaka paça alandan çıkarıldık, darp edilen meslektaşlarımız da oldu.  Çekim yapabileceğim nereye gittiysem polis tarafından engellendim. Güvenli alan dedikleri, görüntü çekemeyeceğim bir alana sürüklendim.“ Gazeteci Eylem Nazlıer – Fotoğraf: Evrensel

TTB gösterisine yönelik polis müdahalesi sırasında arada kaldığı anları 9. Köy’e anlatan gazeteci Nazlıer, “Gösteriye katılan kitle çembere alındı. Ben de o çemberin içinde kaldım. Beni biraz geç fark ettiler. Fark ettiklerinde de çok sert bir müdahaleye maruz kaldım. Kollarımdan çekiştirmeye başladılar. O sırada kadın bir polis telefonuma ve basın kartıma el koydu. Bir taraftan da boğazımı sıktı. Gazeteciyim dememe rağmen gözaltı yapmaya çalıştı. Savaş alanı gibiydi ortalık” diye konuştu. 
Gazetecinin görevinin ‘gerçeği açığa çıkarmak’ olduğunu da vurgulayan Nazlıer, “Bedeli ne olursa olsun gerçekleri görünür kılmaya devam edeceğiz. Bir adım geri atmayacağız. Darp raporumu aldım, suç duyurusunda da bulunacağım” dedi.

Gazeteci Danyıldız: “Suçum neydi?”

İstanbul’un Güngören ilçesine bağlı Tozkoparan Mahallesi’nde “kentsel dönüşüm” projesi kapsamında 14 Ekim 2022 günü yıkım için gelen polis ile mahalleli arasında çıkan olayları takip eden bir başka kadın gazeteci Meral Danyıldız ise olay yerinde gözaltına alındı, kısa süre sonra serbest bırakıldı. Danyıldız yaşadıkları konusunda 9. Köy’e yaptığı açıklamada, “Suçum neydi? Gözaltına alındıysam demek ki onların gözünde suçluyum. E madem suçluyum o zaman neden bırakıldım?” diye konuştu. 

HABER : Haber: Elif Ataysın

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. KVKK uyarıları ve detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.