Ankara Tabip Odası her 4 hekimden 3’ünün emekli olduktan sonra çalışmak zorunda kaldığını açıkladı. ATO Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Aliye Mine Coşkun ve emekli hekim Muharrem Baytemür, emekli hekimlerin sorunlarını ve taleplerini 9. Köy’e değerlendirdi.
Ankara Tabip Odası’nın yaptığı araştırma, SGK’dan emekli hekimlerin aylıklarının açlık sınırının da altında kaldığını, her 4 hekimden 3’ünün emekli olduktan sonra çalışmak zorunda olduğunu ortaya çıkardı.
Çalışan veya iş arayan emekliler hekimlerin oranı 2002 yılında yüzde 36,6 iken, 2023 yılında yüzde 55,3’e yükseldiğinin vurgulandığı araştırmada, şu ifadeler kullanıldı:
“2002 yılında emekli aylığının kişi başına GSYH’ye oranı yüzde 46,4 iken, 2024 yılının başında yüzde 27,7’ye gerilemiştir. Maaşların yetersizliğinden ötürü geçinmek için tekrar işgücü piyasasının bir parçası olan emekli hekimler, güvencesiz koşullarda istihdam edilmeye devam etmektedir. Özel hastanelerde veya ortak sağlık güvenlik birimlerinde işverenler, çalışmak zorunda kaldıklarını bildikleri için emekli hekimlere düşük ücreti, uzun çalışma sürelerini ve uygunsuz çalışma ortamlarını reva görmektedirler. Bu sorun da ülkemizdeki tüm emeklilerin yaşadığı başka bir sorundur.”
Dr. Aliye Mine Coşkun
“Emeklilere düşük maaş bilinçli bir politika”
ATO Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Aliye Mine Coşkun, hekimlerin sorunlarının çalışma yaşamı ile sınırlı kalmadığını belirterek BAĞKUR veya SSK’dan emekli olan hekimlerin aylıkları 19 bin liraya ulaşan açlık sınırının az üzerinde, Emekli Sandığı’ndan emekli olan hekimlerin ise yoksulluk sınırının altında maaş aldıklarına dikkat çekti.
Dr. Coşkun, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’nun “Sadece taban maaşın emeklilik ücretine yansıdığını” ve konuyla ilgili “İlave çalışma düşünmediklerini” sözlerine atıfta bulunarak, şöyle konuştu:
“Bu çok üzücü çünkü bir emekli hekim aldığı üç kuruşu mutfağa mı kiraya mı yoksa kişisel harcamalarına mı harcayacak ? Nasıl geçinecek? 2002 yılında emekli aylığının kişi başına GSYH’ye oranı yüzde 46,4 iken, 2024 yılının başında yüzde 27,7’ye geriledi. Biz emeklilerin düşük maaşlarına ilişkin bilinçli bir politika yürütüldüğünü düşünüyoruz. Ne kadar emekli hekim aktif olarak işgücü piyasasında yer alırsa, piyasanın arzu ettiği ucuz hekim emeği de o kadar dolaşımda kalıyor. Bundan işverenler kazançlı çıkıyor.”
Başka bir kişi veya kuruma bağlı olarak çalışmak zorunda kalan emekli hekimlerin, düşük ücretin dışında uzun çalışma süresi ve uygunsuz çalışma koşullarına da maruz kaldığını vurgulayan Dr. Coşkun, “Emekli hekimlerin önemli kısmı güvencesiz koşullarda istihdam ediliyor. Ayrıca Emekli Sandığı’ndan emekli hekimler bu kurumlarda 4A statüsünde çalıştıklarında emekli maaşlarından 25 bin lira civarında ek kesinti uygulanıyor. Bu kadar yüksek orandaki kesintinin sebebini yıllardır anlamakta güçlük çekmekteyiz” dedi.
Dr. Mine Coşkun, BAĞ-KUR, SSK ve Emekli Sandığından emekli olmuş hekimlerin emekli aylıkları arasında da ciddi eşitsizlikler olduğunu belirterek, “SSK ve BAĞ-KUR emeklileri çalışırken en üst seviyeden prim yatırmış olsalar dahi emekli aylıkları Emekli Sandığı emeklisi olan hekimlere oranla bariz biçimde düşük kalıyor. Bu da emekli hekimler arasındaki eşitsizliği ve ayrımı derinleştiriyor” diye konuştu.
Dr. Coşkun, Emekli Hekimlerin taleplerini şu şekilde sıraladı:
Emekli hekim maaşları yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmalıdır, hekimlik mesleği toplumsal karşılığı bakımından biriciktir, toplumsal faydası ve değeri bakımından tartışılmaz ve karşılaştırılamaz nitelikteki bu mesleğin emekli mensuplarına da hak ettiği bir aylık bağlanmalıdır.
Farklı sosyal güvenlik kurumlarından emekli olan hekimler arasındaki gelir adaletsizliği giderilmeli ve bütün kurumlar için yoksulluk sınırının üstüne çıkarılmalıdır.
Emekli hekimlere ödenen ek ödemelerde, çalışan- çalışmayan ayrımı gözetilmeden tüm emekli hekimleri kapsayacak düzenlemeler yapılmalıdır.
SGK emeklisi hekimlerin çalışması durumunda maaşlarından yapılan yüksek kesintilere son verilmelidir.
7200 ek gösterge çalışan ve emekli bütün hekimlere yönelik olarak ayrımsız şekilde hayata geçirilmelidir.
Emekli hekimlerin evde bakım hizmetleri ve huzurevi gereksinimleri için bir an önce yasal düzenlemeler yapılarak hayata geçirilmelidir.
“Maaşlar yaşam standartlarını devam ettirmekte yetersiz”
Emekli Hekim Muharrem Baytemür, kamuda görevli hekimlerin görevleri sırasında maaşlarına yansıyan ek kalemlerin emekli maaşına yansımadığına, bunun da emekli maaşının belirgin şekilde düşmesine neden olduğuna dikkat çekti. 9. Köy’e konuşan Baytemür, özellikle son yıllarda çalışan hekimlere verilen maaş dışı ek ödemelerin arttığını, bunun da hekim emekli olduğunda aldığı maaşın çalışma dönemindekinin yüzde 50’sine gerilemesine yol açtığını söyledi.
Özel sektörde çalışan hekimlere Bağ-Kur primleri üzerinden emeklilik maaşı bağlandığını, sigortalı çalışanların maaşlarının işveren tarafından eksik gösterildiğinin altını çizen Baytemür, “Bu nedenle, SSK ve Bağ-Kur emeklisi hekimlerin maaşları oldukça düşük kalmaktadır. Emekli hekim maaşları, genel harcamaları ve yaşam standartlarını sürdürebilmek için yetersiz kalmaktadır” dedi.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. KVKK uyarıları ve detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.