Mahsun Kılıç / Kapak Fotoğrafı: DepoPhotos
Aylardır tartışma konusu olan “Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, 31 Mart yerel seçimlerinin ardından gündeme geldi. İktidar partisinin sunduğu teklifte, sahiplenilmeyen hayvanların uyutulması maddesi kamuoyunun tepkisi üzerine çıkarıldı. Ancak, yasa teklifinde ötanazi ifadesinin kullanılması yine tepki çekti. Sendikalar, barolar birliği ve veterinerler birliği, 17 maddelik yasa değişikliğine karşı çıktı.
Türk Veteriner Hekimler Birliği Merkez Konseyi’nden yapılan açıklamada, “Bizler ötanaziyi hiçbir koşulda kabul etmeyeceğiz. Birçok meslektaşımız istifayı bile göze aldılar, bize sözlü olarak bildirdiler” denildi.
Hayvanların Yaşam Hakları Konfederasyonu Mersin İl Temsilcisi Ayhan Demir, yapılacak yasa değişikliğinin “katliam” olduğunu belirterek bunun karşısında olduklarını ve 3 hayvansever arkadaşıyla birlikte yasa teklifi ilgili komisyondan geçtiği taktirde “açlık grevine” başlayacaklarını belirti.
Hayvanların Yaşam Hakları Konfederasyonu Mersin İl Temsilcisi Ayhan Demir, 2004 yılında Hayvanları Koruma Kanunun çıkarıldığını hatırlatarak, aynı kanunun yasa değişikiliği yoluyla katliam yapılacağını belirterek, “5199 sayılı kanunun belirtiği üzere belediyeler kısırlaştırma ve rehabilite merkezleri kurarak “kısırlaştır, aşılat ve yerine bırak” olarak çerçevesi çizilen kanuna uymadı. Yüzlerce belediyenin çok azında kısırlaştırma ve rehabilitasyon merkezleri var. O yüzden de artan hayvan popülasyonun tek nedeni görevini yerine getirmeyen belediye başkanlarıdır” ifadelerini kullandı.
Ekolojik dengenin devam edebilmesi için hayvanlarında var olması gerektiğini ifade eden Demir, belediyelerin sorumluluğunu yerine getirmediğinin altını çizerek, “Belediyeler kısırlaştırma ve rehabilitasyon merkezi açmak yerine, hayvanları ormanlık alanlara, dağlara ve otoban yollarına attılar. Sokakta günlerce aç ve susuz kalan hayvanları ‘tehlike’ oluşturuyor diye öldürmek istiyorlar ancak hayvanların o duruma gelmesindeki sorumluluğu olanlara bir şey yapılmıyor” diyerek tepki gösterdi.
Sokak hayvanları için belediye başkanlarıyla görüştüklerinde, belediye başkanlarının kendilerine “Bütçemiz yetersiz” dediklerini belirten Demir, “Bunun için bütçe ayırmanız gerekiyordu. Bütçeler başka şeylere haksız yere harcanırken, sokak hayvanlarına bütçe ayrılmadı, şimdi de masum hayvanlara fatura kesilmek isteniyor” dedi.
Demir, iktidar ve muhalefet belediyelerinden destek aldıklarını, cinayet işlemek istemeyen belediyelerin de olduğunu belirtti: “Şu an ana muhalefet, DEM Parti ve İYİ Parti belediyelerinden güzel dönüşler alıyoruz. Sosyal medya hesaplarından da paylaşım yapıyorlar, ‘Cinayet işlemeyeceğiz, bu yasaya uymayacağız’ diye. AKP’li belediyelerden de aynı çağrıları bekliyoruz. Bu artık siyaset üstü bir olgu, katliam yapılmak isteniyor o yüzden herkesin bu yasaya karşı olması gerekiyor“
Aslında sokak hayvanı tabiri olmadığını belirten Demir, hayvan üretiminin önüne geçilmemesiyle birlikte sorunların ortadan kalkacağını vurgulayarak, “Hayvan üretiminin onun önüne geçilmesi gerekiyor. Sokaklardan cins kedi ve köpek topluyoruz o yüzden buna yönelik cezaların olması gerekiyor. Belediyelerin, gönüllülere ve hayvan sahiplerine kısırlaştırma, aşı ve mama konusunda destek olması gerekiyor. Aşırı maliyetlerden dolayı hayvanları sokağa atan insanlar var, bu yüzden hayvan sahiplerine de destek olunmalı.“
5199 sayılı kanunun 6. maddesinde belirtilen “Aşılat, kısırlaştır ve yerine bırak” ilkesinin etkin uygulanması gerektiğini belirten Demir, hayvan popülasyonundaki artışın önüne geçilebilmesi için çeşitli önerilerde bulunarak şunları ifade etti:
“5199 sayılı kanun maddesinin etkin uygulanması ve veterinerler birliği ve odalarıyla birlikte tıbbi kısırlaştırma yapılması gerekiyor. Hayvan üretimi durdurulmalı, Tarım ve Orman Bakanlığı görevini yerine getirmeli, Doğa Koruma Milli Parklar’ın verdiği bütçe arttırılmalı. Kısırlaştırma ve rehabilitasyon merkezleri kurulmalı. Böylece bu sorunlar 2 yılda çözülebilir. Aslında büyük bir sorun yok. İlgili kanunlar uygulansın, ilgili bakanlıklar görevini yapsın ve sorumluluğunu yerine getirmeyenler cezalandırılsın.”
Demir, yasa değişikliği teklifi komisyondan geçtiği takdirde açlık grevine başlacayacaklarını belirtti:
“Bu konuda kararlıyız. Başka şehirlerden arkadaşlarımız da destek verecek, onlarda açlık grevi eylemine başlayacaklar. Bizleri de atsınlar ormanlara, otoban yollarına ve dağlık alanlara; bizi de öldürsünler. Umuyoruz ki Cumhurbaşkanı sesimizi duyacak, hayvanların çığlığını duyacak ve geri adım atılacaktır. Öyle olmasa da yasa meclise gelmeden, görüşmelere başlandığı an açlık grevine başlayacağız” dedi.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. KVKK uyarıları ve detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.
Açlık grevi yapacaklarmış. Yapsınlar. Kamu güvenliğini dikkate almayanlar zaten aramızda var olmasın.
Arkadaşlar hayvansever tanımını biraz genişletelim. Biz doğadaki tüm canlıları severiz koruruz ve kollarız. Bu yüzden katliam tasarısına hayır. Birileri hoşt hoşt diyor, birileri hav hav diyor. Bu yüzden onlarda gel kuçu kuçu diyene kadar yılmayacağız.