Doç. Dr. Eylem Levelt uluslararası Women as One Araştırma Ödülü’nü kazandı

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

ANKARA – Doç. Dr. Eylem Levelt, alanın önde gelen iki kadın kardiyoloji uzmanı tarafından kurulan Women As One’ın en başarılı kadın hekimlere verdiği Araştırma Ödülü’nü kazanan ilk Türk hekim oldu. Tıp alanında toplumsal cinsiyet eşitsizliğini gidermek ve kadın hekimlerin başarılarını daha görünür kılmak amacıyla verilen bu özel ödülü kazanan Levelt, ödülün verdiği sorumlulukla gelecek nesillerin kadın kardiyologlarına destek sunmayı hedeflediğini söyledi.  

Çalışmalarını İngiltere’de Leeds Üniversitesi’nde sürdüren Doç. Dr. Eylem Levelt, 9. Köy’ün sorularını yanıtladı. Bu yıl Avrupa’da da Women as One’ın “Escalator Award” adını taşıyan araştırma ödülüne hak kazanan tek hekim olan Levelt, duygularını şöyle özetledi: “Bu ödüle layık görüldüğüm için onur duydum. Bu ödülün ve beraberinde sunulan mentorluk desteğinin sorumluluğunu ben de gelecek nesillerin kadın kardiyologlarına desteğimi sunarak devam ettirmeyi diliyorum.” 

Levelt’in son projesi gebelik sırasında yaşanan kalp sorunlarına odaklanıyor

Ödül, Doç. Dr. Eylem Levelt’in tek projesi yerine tüm çalışmaları için verildi. Daha önce İngiliz Kardiyovasküler Derneği, Kardiyovasküler Manyetik Rezonans Derneği ve Oxford Üniversitesi gibi köklü kuruluşlardan da çeşitli ödüller kazanan Levelt, bugün altı ayrı proje yürütüyor. Levelt, son çalışması olan “gebelik sırasında kalp sorunları yaşayan kadınların problemleri” projesinin ödülü kazanmasında önemli rol oynadığını söyledi. Gebeliği, yüksek tansiyon veya diyabetle komplike olan kadınların ilerleyen zamanlarda kalp yetmezliği, kalp krizi, felç gibi ciddi hayati sorunlarla karşılaştığını söyleyen kardiyoloji uzmanı, “30-32 yaşlarındaki genç kadınlar 10 sene içerisinde farklı kalp problemleriyle karşılaşabiliyor. Projem bu ciddi sorunlara odaklanıyor” dedi. 

Levelt, hamilelerin araştırmalara katılmak istemeyeceği düşünüldüğünden bugüne kadar hamilelik sırasında yaşanan kalp sorunlarına araştırmacıların nadiren yöneldiğini söyledi. Ancak sanılanın aksine projeye hamilelerin ilgi gösterdiğini ifade eden Levelt, devam eden araştırmanın bebeğe ve anneye bir zararı olmadığını özellikle vurguladı. Levelt bu proje ile hastalıkların erken dönemde teşhis edilmesini ve kalp hastalıklarının önlenmesini amaçlıyor.

“Tıp dünyasına hâlâ toplumsal cinsiyet eşitsizliği hakim”

Kardiyoloji alanında kadın hekimlerin başarılarını öne çıkarıp onları liderlik poziyonlarına teşvik etmeyi amaçları arasında gösteren Women as One, kapsayıcı, eşitlikçi ve adil bir iş gücü oluşturmayı hedefliyor. 2019 yılında Dr. Roxana Mehran ve Dr. Marie-Claude Morice tarafından kurulan “Women as One” Kuruluş bu amaçla, her yıl çeşitli kategorilerde ödül dağıtarak kadınları hem maddi hem de mesleki olarak destekliyor. Doç. Dr. Levelt de tıp alanındaki cinsiyet eşitsizliğine dikkat çekerek, “Tıp fakültelerine başvuranların yüzde 50’sinden fazlasını kadınlar oluştururken profesörlük aşamasına gelenler ve bölüm başkanı olanlar ağırlıklı olarak erkekler” dedi. 

Meslekteki kişisel deneyimlerinin diğer kadın meslektaşlarından farklı olmadığını ve erkeklerle kıyaslandığında garip durumlarla karşı karşıya kaldığını söyleyen Levelt şunları vurguladı: “Kardiyoloji gibi erkek dominant bölümlerde, liderlik pozisyonlarında mevcut olan dengeyi karşılaştırırsak, kadınların ilerlemesi daha büyük çabalar gerektiriyor. Bana çok destek veren kadın ve erkek meslektaşlarımla çalışmış olsam da bu önemli gerçeğin altını çizmeliyiz ki gelecek nesiller aynı zorluklara maruz kalmasın.” 

Doktorların Türkiye’deki çalışma şartları beyin göçünü arttırıyor

Türk Tabipler Birliği’nin verilerine göre yurt dışına giden hekimlerin sayısı 2012 yılında 59 iken 2021 yılında bin 361’i bularak 23 kat artış gösterdi. Levelt de Türk hekimlerin zor dönemlerden geçtiği, beyin göçünün de bu nedenle arttığı görüşünü dile getirdi, “Türkiye’de çalışma şartlarını düşündüğümde doğruyu söylemek gerekirse içim kan ağlıyor hekim dostlar için” dedi. Tıp eğitimini Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden, doktorasını ise Oxford Üniversitesi’nden alan Doç. Dr. Levelt, tıpta beyin göçüyle ilgili soruları yanıtlarken yurt dışı tercihini şu sözlerle anlattı: “Haftalık çalışma saatlerimiz nöbetlerle birlikte 100 saati buluyordu. Kliniklerde bir hastaya en fazla 10 dakika zaman ayırabiliyorduk. Türkiye’de meslektaşlarım için çalışma şartları o zaman da şimdi de çok ağır maalesef. Bu durum hem sağlık personeli için hem de hastalar için tehlike unsuru taşıyor. İstifa ettikten sonra İngiltere’nin yurt dışından gelen doktorlar için uyguladığı sınavlara girdim ve İngiltere’de uzmanlık eğitimime daha uygun çalışma koşullarında devam ettim.”

HABER : Haber: İlknur Yağumli