DOLAR 34,2821 0.3%
EURO 37,5021 -0.12%
ALTIN 2.899,780,37
Ankara
23°

PARÇALI BULUTLU

Buğdayın atası 12 bin yıllık Siyez’in hasatı başlıyor
  • 9.Köy
  • Genel
  • Buğdayın atası 12 bin yıllık Siyez’in hasatı başlıyor

Buğdayın atası 12 bin yıllık Siyez’in hasatı başlıyor

“Hitit buğdayı” olarak anılan coğrafi işaretli siyez hasadı başlıyor. Buğdayın atası olarak bilinen ve geçmişi 12 bin yıl öncesine dayanan Siyez, Kastamonu’nun İhsangazi ilçesinde, 12 bin dekar alanda üretiliyor. Sonbaharda ekilip Temmuz sonu – Ağustos başı gibi hasat olgunluğuna gelen siyez buğdayı, bölgede “kabulca” veya “kaplıca” olarak da adlandırılıyor.

ABONE OL
31 Temmuz 2023 10:36
Buğdayın atası 12 bin yıllık Siyez’in hasatı başlıyor
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Haber: Necla Tutuş / Kapak Fotoğrafı: Depophotos

Kastamonu’da Temmuz ve Ağustos hasat bayramı gibi geçiyor. Önce Taşköprü Sarımsağı hasadı başladı şimdi Siyez Buğdayı zamanı. Türkiye’nin ve dünyanın gözü “Hitit buğdayı” olarak anılan coğrafi işaretli siyez hasadında. Buğdayın atası olarak bilinen ve geçmişi 12 bin yıl öncesine dayanan Siyez, Kastamonu’nun İhsangazi ilçesinde yaklaşık  12 bin dekar alanda üretiliyor. Sonbaharda ekilip Temmuz sonu – Ağustos başı gibi hasat olgunluğuna gelen siyez buğdayını yöre halkı “kabulca” veya “kaplıca” olarak da adlandırıyor.

Kastamonu’da üretilen siyez buğdayının yaklaşık yüzde 70’i bulgur, geri kalan bölümü de un ve yem olarak değerlendirilirken iç pazarın yanı sıra son dönemde yurt dışında da yoğun rağbet görüyor.

İhsangazi İlçe Merkezi ve Çevre Köyleri Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Necmi Aladağ, “Kabulca” veya “kaplıca” olarak da bilinen ‘buğdayın atası’ siyezin doğal ortamda ilaçsız ve gübresiz büyüyebilen tek tahıl ürünü olduğunu belirterek, “ Siyez, 10 bin yıllık geçmişi ile 14 kromozom sayısıyla genetik olarak yeryüzündeki ilk buğday türü olarak kabul ediliyor. Günümüze kadar Kastamonu’da korunarak yetiştirilen siyez, en çok İhsangazi, Seydiler ve Devrekani ilçelerinde üretiliyor. Geçen yıl Tarım ve Orman Bakanlığınca “Mergüze” ve “Ata siyez” isimleriyle tohumu tescillenen siyezde bu yıl verimin yüksek olması bekleniyor” dedi.

“Siyez buğdayı 12 bin yıllık gıda”

Siyez tarlalarında hasat döneminin yakalaştığını söyleyen Aladağ, sözlerine şöyle devam etti: “Kooperatife ait olan biçerdöverle ilçemizde ekili bulunan siyez buğdayının hasadını yapacağız. Bu sene siyez buğdaylarıyla ilgili verim konusunda bir sıkıntımız olmayacaktır. İlçemizde şu anda yaklaşık 12 bin dönüm ekili alan olduğunu biliyoruz. Siyez son zamanlarda çok gözde ve tercih edilen, aranan bir ürün, ilçemizde ekonomik olarak iyi bir getirisi var. Siyez buğdayını un ve bulgur olarak değerlendiriyoruz.  Özellikle sap kısmının hayvan beslemede kaba yem ihtiyacı konusunda çiftçimize önemli bir katma değer sağladığını söyleyebilirim. 6-7 işletmede eski taş değirmen dediğimiz su değirmeninde bulgur ve un üretimi yapılmakta. Seydiler ve Devrekani bölgelerinde üretimi yapılan siyezler bizim bu bölgeye getiriliyor, buradaki değirmenlerde işlenerek bulgur ve un haline getirildikten sonra tüketicimize sunuluyor. Siyez buğdayı yaklaşık 12 bin yıllık bir ürün. İnsanlığın tarım yapmaya başladığı dönemden günümüze kadar orijinal buğday olarak kaldığı bilinen bir gerçek.”

“Siyezi doğal taş değirmeninde öğütüyoruz”

İhsangazi İlçesinde 4 kuşaktır siyez üretimi yapan ve Siyezci İrfan olarak tanınan esnaf, hasadını yaptıkları siyezi taş ve toprağından ayırdıktan sonra doğal taş değirmeninde üretimini yaptıklarını belirtti.  Siyezci İrfan, “Atamın bana bırakmış olduğu mirasa sahip çıkıyorum. Boş duran tarlalarımıza 12 bin yıllık genetiği değişmeyen ata tohumu siyez buğdayı ekiyoruz. Siyez, kendini yağmur suyuyla ve kar suyuyla besleyebiliyor. Ek olarak su vermiyoruz. Her buğdayın kendine göre gelişimi var. Siyez buğdayı kendine göre de büyüme gösteriyor. Siyez buğdayımızı biçtikten sonra kendi taş değirmenimizde işliyoruz. Bunlardan da siyez unu, siyez bulguru, siyez gevreği, siyez galeta üretimi yapıyoruz.  Tarlalarımıza ata tohumu siyez buğdayı ektikten sonra en doğal şekilde hem ekip hem de üretimi yapmaya çalışıyorum. Çünkü en sağlıklı ürünleri ortaya çıkarabilmek için en temiz ürün olması gerekiyor. Bu yüzden çok şükür ilçemiz bu açıdan çok uygun bir ortama sahip. Hem organik hem de doğal yaşam için siyez buğdayından vazgeçmeyin” şeklinde konuştu.

Ekim ayında siyez buğdayının ekimine başlandığını, Ağustos ayında da hasat yapıldığını hatırlatan  siyez üreticis şu bilgileri verdi:

 “Siyezin hasadını yaptıktan sonra taşını toprağını birbirinden ayırıyoruz. Ardından un ya da bulgur yapmak için üretime geçiyoruz. Doğal üretim yaptığımız için taş değirmen kullanıyoruz. Taş değirmende siyez unumuzu en doğal şekilde yapmamız gerekiyor. Bu şekilde siyezi en doğal haliyle tüketebiliyorsunuz. Eğer bunu fabrikasyon makinelerde yaptığınız zaman bu tatlılığı ya da kokuyu vermemiş oluyor. Bizim amacımız sağlıklı ürünleri en doğal haliyle tüketiciye ulaştırmak. Bunun içinde ben elimden geleni yapacağım, Allah nasip ederse gayem bu. İnşallah bundan sonraki kuşaklara da bu şekilde üretimimizi aktararak devam ettireceğiz.“

Yöresel siyez yemekleri yarışması düzenlendi

Yaklaşık 12 bin yıllık olan, ata tohumu ile üretilen siyez bulguru, festivallere de konu oluyor. Her yıl Kastamonu’nun İhsangazi İlçesinde kutlanan “Siyez Festivali” siyezden yapılan ürünlerin tanıtılmasına katkı sağlıyor. Bu yıl da İhsangazi Belediyesinin düzenlediği festivalde siyez yemekleri yarışması düzenlendi. Yemek yarışmasının kategorileri ise; Siyezli ekşili pilav, siyez tatlısı, siyez bulgur pilavı olarak belirlendi. Yöresel Siyez Yemekleri Yarışması’nda dereceye girenler İhsangazi Belediye Başkanı Hayati Sağlık tarafından ödül takdim edildi.

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. KVKK uyarıları ve detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.